Etiket: Yusuf Tekin

  • Yeni müfredata uygun YKS hazırlığı

    Yeni müfredata uygun YKS hazırlığı

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanı Bayram Ali Ersoy’u kabul etti. Görüşmede, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” kapsamında hazırlanan “beceri örgüsü” temelli müfredata geçiş yapılmasının ardından 4 yıl sonraki Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) için birlikte yürütülecek çalışmalara ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu.

    Milli Eğitim Bakanı Tekin ve ÖSYM Başkanı Ersoy yeni müfredata uygun YKS hazırlığı için bir araya geldi.

    Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, görüşmede, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” kapsamında hazırlanan “beceri örgüsü” temelli müfredata geçiş yapılmasının ardından 4 yıl sonraki Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) için birlikte yürütülecek çalışmalara ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu.

    Bu kapsamda, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin bu yıldan itibaren lise 9. sınıflarda uygulanmaya başlamasıyla birlikte bu öğrencilerin 4 yıl sonra gireceği Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın TYT ve AYT oturumlarındaki sorularının yeni müfredatla uyumlu hale getirilerek hazırlanması konusu istişare edildi.

    Yeni müfredat doğrultusunda yapılacak YKS için MEB ve ÖSYM işbirliğinde yürütülen ve alan uzmanlarının katıldığı çalıştayların sonuç raporlarının değerlendirildiği görüşmede, planlanan diğer çalışmalar da ele alındı.

    Kabulde, şu anda 10, 11 ve 12. sınıf olan öğrencilerin, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nden önceki müfredat dahilinde YKS’ye girecekleri ve bu öğrenciler için herhangi bir değişikliğe gidilmeyeceği de belirtildi.

    Öte yandan, 2025 yılında yapılacak Milli Eğitim Akademisi Giriş Sınavı (MEB-AGS) ve Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi (ÖABT) kapsam ve içeriği hakkında da değerlendirmeler yapıldı.

    Görüşmede, Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci de yer aldı.

  • Bakan Tekin: 65 binin üzerindeki okulumuzun tamamına yakını internet altyapısına kavuşturuldu

    Bakan Tekin: 65 binin üzerindeki okulumuzun tamamına yakını internet altyapısına kavuşturuldu

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin çeşitli ziyaretler gerçekleştirmek üzere Nevşehir’e geldi. İlk olarak valiliği ziyaret eden Tekin, İl Değerlendirme Toplantısı’na katıldı. Burada açıklamalarda bulunan Bakan Tekin, Nevşehir ile ilgili rakamların, Türkiye’deki genel rakamlardan farklı olmadığını belirterek, “Kabaca baktığımızda Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde başlayan eğitim öğretim devrimi süreci, başlamadan önce yani 2002- 2003 Eğitim Öğretim Yılı’nda Nevşehir’deki derslik sayısı 2 bin 300 civarında. Şu an yatırım programımızda olanlar, inşaatı devam edenler hariç 3 bin 500’e yakın dersliğimiz var. Kabaca yüzde 50’ye yakın derslik sayımız artmış durumda. Bu rakamda derslik başına düşen öğrenci sayısı rakamlarına yansımış durumda. Şu an Türkiye’nin genelinde olduğu gibi Nevşehir’de de Uluslararası ortalamaları yakalamış durumdayız” ifadelerini kullandı.

    ‘ULUSLARARASI GÖSTERGELERİN BİRÇOĞUNDA ORTALAMANIN ÜZERİNDEYİZ’

    Nevşehir’deki öğretmen sayısına da değinen Bakan Tekin, “Eğitim- öğretim altyapısının geliştirilmesiyle ilgili herkes iyi şeyler söylüyor ama kimisi sadece lafta bırakıyor. Kimisi destek ve yardımcı oluyor. Nevşehir’de bunu görmekten dolayı çok mutlu oldum. Aynı şekilde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibariyle de inanılmaz bir rakam söz konusu. 2002- 2003 Eğitim Öğretim Yılı’nda 2 bin 800 öğretmenimiz varken şu an 5 bin öğretmenimiz var. Burada da artış inanılmaz büyük. Aynı şekilde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibariyle de OISD ortalamaları dahil olmak üzere uluslararası göstergelerin birçoğunda ortalamanın üzerindeyiz” dedi.

    ‘625 BİN DERSLİĞİMİZDE AKILLI TAHTALAR VAR’

    Türkiye’deki okulların tamamına yakınında internet altyapısı olduğunu söyleyen Bakan Tekin, “Yaptığımız okullar gerek inşaat kalitesi anlamında gerekse donatım malzemeleri itibarıyla dünya standartlarının üzerinde. Yeni yaptığımız okullarda bunu göreceksiniz. Fiziki yenilikleri hissetmek mümkün ama bir husus var ki, biraz önce bahsettiğim, Birleşmiş Milletler’in raporunda ifade ettiği husus. O da şu; biz şu an Türkiye’deki 65 binin üzerindeki okulumuzun tamamına yakını, internet altyapısına kavuşturulmuş durumda. Bu çok önemli bir şey. Yine bu okullarımızın büyük çoğunluğuna internet erişim hizmeti veriyoruz. 625 bin dersliğimizde, bu okullarımızın neredeyse tamamında ‘etkileşimli tahta’ dediğimiz akıllı tahtalar var. İnternet erişim hizmeti verdiğimiz okullarda tahtalar üzerinden internetle dünyadaki bütün iyi uygulamaların içerisinde yer aldığı EBA platformumuz var. Dünyanın en büyük eğitim bilişim platformlarından bir tanesi. Türkiye’nin neresinde olursa olsun bir öğretmenimiz akıllı tahtayla internete bağlanıp EBA’dan dünyanın neresinde iyi bir uygulama varsa Türkiye’nin neresinde iyi bir uygulama sistemi yüklendiyse onlar eşliğinde, öğretmenlerimiz öğrencilerimize derslerini anlatabiliyorlar” diye konuştu.

    ‘DÜNYADA İLK DEFA BİR TİYATRO OYUNUNU BİR STADYUMDA YAPTIK’

    EBA uygulaması ile 29 Ekim kapsamında öğrencilere ‘Cumhuriyete Doğru’ tiyatro oyunu izletildiğini aktaran Bakan Tekin, şöyle konuştu:

    “Bu hafta EBA’yı farklı bir işlem için bir kez daha kullandık. Biz geçtiğimiz yıl dünya rekoru olarak kabul edilen bir iş yapmıştık. Dünyada ilk defa bir tiyatro oyununu bir stadyumda yaptık. 35 bin kişiye bir tiyatro oynattık. Tiyatro oyununu Milli Eğitim Bakanlığı olarak organize etmiştik. ‘Cumhuriyete Doğru’, yani Cumhuriyet’in yüzüncü yılı için Cumhuriyet’in hikayesini anlatan bir tiyatro oyunu. 40 ilde sahnelendi. Final sahnesi de Dolmabahçe’deki Tüpraş Stadyumu’ndaydı. Bu yıl 29 Ekim haftasını bütün okullarımızda Cumhuriyet Haftası olarak ilan etmiştik. Cumhuriyetle ilgili etkinliklerin yapılması için ilan etmiştik. O bahsettiğimiz tiyatro oyununda sinematografik bir yöntemle tiyatro oyununu sinemaya dönüştürdük. Okullarımızda EBA üzerinden 20 milyona yakın öğrencimiz ‘Cumhuriyete Doğru’ tiyatro oyununu EBA üzerinden, tahtalardan sınıflarında seyrettiler.”

  • Yusuf Tekin: ‘Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık

    Yusuf Tekin: ‘Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CHP milletvekilleri tarafından Milli Eğitim Bakanlığı önünde yapılan oturma eylemine ilişkin, ”Biz mülakat yapacağımızı ifade ettiğimizde bunlar büyük bir heyecanla, torpil, kayırma ve benzeri beklentiler içerisine girdiler. Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık. Elleri avuçları boş kalınca arkadaşlarımızın duygularını istismar ediyorlar. Gerçekten yazık. Öğretmen arkadaşlarımızın duygularıyla, onurlarıyla, haysiyetleriyle oynamasınlar. Milletvekili olarak istenen randevulara kapım ardına açık. Ama parti içerisinde oynasınlar diye verilen oyuncak ünvanlarla benden randevu isterlerse, ona kapım kapalı” dedi.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti grup toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    CHP milletvekilleri tarafından Milli Eğitim Bakanlığı önünde yapılan oturma eylemine ilişkin soru üzerine Tekin, şöyle konuştu:

    ”Niye eylem yapmışlar? Mülakatların nesiyle ilgili? Bir kere CHP’li veya başkaları, tavsiyem şu; öğretmen adayı arkadaşlarımızın duygularını istismar etmesinler. Biz mülakat yapacağımızı ifade ettiğimizde bunlar büyük bir heyecanla, torpil, kayırma ve benzeri beklentiler içerisine girdiler. Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık. Elleri avuçları boş kalınca arkadaşlarımızın duygularını istismar ediyorlar. Gerçekten yazık. Öğretmen arkadaşlarımızın duygularıyla, onurlarıyla, haysiyetleriyle oynamasınlar. Öğretmen arkadaşlarımızın torpil yapıldığına dair tek bir düşüncesi varsa gerekli itiraz sürecini yürütsünler. Gerekeni yaparız. Kimsenin eylem yapmasına gerek yok. Ellerinde malzeme olmayan insanlar, başkalarının duygularıyla oynuyorlar. Ahlaki açıdan problemli bir yaklaşım.’’

    “Verdikleri unvanlar, parti içi unvanlar. Benden o unvanla randevu isteyen kişiye randevu vermeyeceğimi söyledim”

    Bakan Tekin, kendisinden randevu istenmesi durumunda CHP’li milletvekilleriyle görüşüp görüşmeyeceği sorusuna şöyle yanıt verdi:

    ”Ben daha önce de söyledim, parti içerisinde birilerine oynasın diye verilen makamlar, koltuklar… Parti içerisinde oyuncak yapsınlar, orada oynasınlar. Partinin dışında oyuncakların şarjı bitiyor. Oynanmıyor onlarla. Bizden randevu istiyorlarsa milletvekili olarak randevu istesinler. Oradaki oyuncaklarıyla gelip, başkalarının duygularıyla oynamasınlar. Verdikleri unvanlar, parti içi unvanlar. Benden o unvanla randevu isteyen kişiye randevu vermeyeceğimi söyledim. Ama ben demokrasi, siyaset bilimi çalışmış bir insanım. Yasamanın, milletvekillerinin bu anlamda önemine gerçekten dikkat çeken bir akademisyenim. Milletvekili olarak istenen randevulara kapım ardına kadar açık. Ama parti içerisinde oynasınlar diye verilen oyuncak unvanlarla benden randevu isterlerse, ona kapım kapalı.”

  • CHP’den mülakata karşı MEB önünde oturma eylemi

    CHP’den mülakata karşı MEB önünde oturma eylemi

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş başkanlığındaki CHP heyeti, öğretmen atamalarındaki mülakat skandalına dikkati çekmek için Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi başlattı. Özçağdaş, “Sabaha kadar bir uyarı için oturma eylemi gerçekleştireceğiz. Sabah Sayın Bakan’a istifası için bir belge sunacağım. Ardından da Ankara Adliyesi’ne giderek Bakan’la ilgili görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunacağız” dedi.

    CHP Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu milletvekilleri ve Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi başlattı. Öğretmen atamalarında yaşanan mülakat skandalına dikkati çekmek için başlatılan eyleme, çevredeki yurttaşlar ile akademisyenler, eğitim uzmanları, eğitim sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri destek verdi.

    Bakanlık önünde basın açıklaması yapan Özçağdaş, şunları söyledi:

    “Bugün 29 Ekim. Cumhuriyetimizin 101’inci yılı. Ülkenin dört bir yanında Cumhuriyetimizi coşkuyla kutladık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu bu Cumhuriyet 101’inci yılına ulaştı. İlelebet devam etmesi için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Geçtiğimiz hafta içerisinde terör olayında şehitlerimiz oldu. Ankara’da yurttaşlarımızı kaybettik. Ondan önceki dönemlerde kadınlarımız, çocuklarımız, gençlerimiz, can dostlarımız Türkiye’nin dört bir yanında şiddet olaylarının ardı arkası gelmedi. Ancak İstanbul’da Cumhuriyet Halk Partisi olarak buna itiraz ettik. ‘Korkmuyoruz’ dedik. ‘Bu Cumhuriyet aziz şehitlerimizin kanlarıyla, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının ferasetleriyle kuruldu’ dedik ve bugün büyük bir coşkuyla Cumhuriyeti kutladık. Bugün saat 22.00’de buradayız. Çünkü mülakatların sonuçları saat 22.00’de açıklandı. O yüzden bu saatte buradayız. Milli Eğitim Bakanlığı’nın önündeyiz. Çünkü gençlere bunları yaşatanlar işte bu bakanlıkta, bu binada, bu haksızlığı üretmeye devam ediyorlar. O yüzden Milli Eğitim Bakanlığı’nın önündeyiz.

    ‘Bir ülke Cumhurbaşkanı’na güvenemeyecekse kime güvenecek?’

    Kamuoyunun gözü önünde büyük bir zulüm gerçekleşiyor. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 11 Nisan 2023’te ‘mülakatları kaldırıyoruz’ dedi. 12 Mayıs 2023’te dönemin Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e ‘gerçekten mi?’ diye sorulduğunda, ‘Evet artık KPSS’yle alacağız’ dendi. AKP iktidar olduğunda 68 bin olan atanmayan öğretmen sayısı bir milyona ulaşmıştı ve Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim öncesinde gençlere, genç öğretmenlere en büyük vaatlerinden birisi buydu. Yurttaşlarımız güvendiler. Sonuçta siyasilerin verdikleri söze güvenmek durumundaydılar ama seçimlerden sonra hiçbir şey olmamış gibi Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ‘mülakatları yapacağız’ dedi ve ‘mülakatları eskisi gibi yapmayacağız, mülakatları, mülakat gibi yapacağız’ dedi. Şimdi ben buradan öncelikle Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a Sadece 11 Nisan 2023’teki sözünü hatırlatmıyorum. 1 Nisan 2023’te ‘Biz verdiği sözü göreve gelince unutanlardan, sandık ufukta görününce vaat bohçasını açıp seçim sonrası üzerine yatanlardan değiliz. Biz sözüne, kavline sadık, vaatlerinin arkasında duran Cumhur İttifakıyız. Milletimizin beklentilerini boşa çıkarmamakta kararlıyız’ demiş. Bir ülke Cumhurbaşkanı’na güvenemeyecekse kime güvenecek? Sayfa 345’te seçim vaadiniz duruyor. Siz bu ülkenin genç öğretmenlerine mülakatı kaldırdığınızı söylediniz. Yetmedi bakanınız söyledi. ‘Biz mülakatları mülakat gibi yapacağız’ dediniz. Bu ne demek? ‘Biz 22 yıldır yanlış işler yaptık. 22 yıldır partizanca davrandık. Şimdi böyle yapmayacağız’ Bu bir itiraftır.

    ‘Hemşehrilik duygusuyla, sempatiyle bazı mülakat heyetleri çok yüksek puanlar verdiler’

    Mülakatlar için tedbirler aldıklarını söyledi Sayın Bakan. Kameralar kuracaklarmış. Öğretmenlere kodlar vereceklermiş. Hiç kimse kimsenin kim olduğunu bilmeyecekmiş. Görüşmeler kayıt altına alınacakmış. Sorular kurayla çekilecekmiş. Sözlü sınav bittiği anda puanlar verilecekmiş ve asla değiştirilmeyecekmiş. Ne oldu peki böyle mi oldu? Mülakatlar böyle olmadı. Biz Sayın Bakan’a aylarca seslendik. Danıştay’da sendikalarla birlikte bunun iptali için dava açtık. Sayın Bakan’a şunu söyledik, ‘Siz çok iyi niyetli bile olsanız, mülakatları mülakat gibi yapsanız, Türkiye’nin dört bir yanında farklı mülakat heyetleri, farklı kişileri gördüklerinden görüşmece etkisi devreye girer ve ülke çapında böyle bir mülakat hakkaniyetle yapılamaz dedik. Tam da böyle oldu. Türkiye’nin bazı illerinde kimi hemşehrilik duygusuyla -hadi partizanca, torpil, ayrımcılık demeyelim- hemşehrilik duygusuyla, sempatiyle bazı mülakat heyetleri çok yüksek puanlar verdiler. Her şey ortada. Bazı iller beş puan, altı puan, yedi puan, fazladan puanlar verdiler. Peki ne oldu? Kırk beşinci sıradakiler iki yüzlere gitti. Seksenlerdekiler yüz yetmişlere, yüz doksanlara gitti. Bu adaletsizlik değil midir, bu zulüm değil midir?

    ‘Mülakat nesnel bir ölçme değerlendirme aracı olamaz ülke çapında uygulandığında’

    Sayın Bakan arada bir skandal yaşandı. Mülakat sonuçları ilan edildi. Bir saat on beş dakika. İki gün boyunca dut yemiş bülbül gibi konuşmadı. ‘Sayın Bakan bu nedir?’ dediler. ‘Konumuz basketbol’ dedi. On binlerce öğretmenle alay ettiler. Sonra her zamanki gibi Sayın Bakan’ın suçlu olmadığı bilgi işlem dairesinde birisinin suçlu olduğu anlaşıldı. Konu kapandı. Peki sonra ne oldu? Mülakat sonuçları açıklandı. Mülakat açıklandı ama çok ilginç bir şey oldu. Sıralamalar açıklanmadı. Ben buradan Sayın Yusuf Tekin’e soruyorum. Neden korkuyorsun? Bir sınavda asıl açıklaman gereken sıralama değil mi? Neden sıralamayı açıklamıyorsun? Neden korkuyorsun? Toplumda büyük intihal yaratacağını biliyorsun çünkü. Yaptığınız adaletsizliklerin sonucunun herkes tarafından görüleceğini biliyorsunuz çünkü. Mülakat nesnel bir ölçme değerlendirme aracı olamaz ülke çapında uygulandığında. Kimi mülakat grupları notu kıt olur, kimi mülakat grupları notu bol olur. Sonuç aylarca, yıllarca çalışmış olan gözü yaşlı öğretmenlere olur.

    ”İntihar edeceğim’ diyen öğretmenleri duyuyor musun?’

    Buradan Sayın Bakan’a sesleniyorum. Sosyal medyayı takip ediyor musunuz? Adalet ve Kalkınma Partisi’nin paylaşımlarını retweet ettiğinizi görüyorum. Onu takip ediyorsun. ‘İntihar edeceğim’ diyen öğretmenleri duyuyor musun? ‘Deprem bölgesinde sabaha kadar çalıştım. Ben bu notu hak ettim. Benim elimde notlar yuvarlandı. Başka illerde bol kepçeyle verildi. Benim Ne günahın vardı’ diyen öğretmenleri duyuyor musun? Siz nasıl zalim insanlarsınız? Söz verdiğiniz halde sözünüzü tutmayan nasıl riyakar insanlarsınız? Ben buradan sayın Bakan’a sesleniyorum, mülakat zulmünü durdurun.

    ‘Sabaha kadar bir uyarı için oturma eylemi gerçekleştireceğiz’

    Bugün Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleriyle beraber, genel başkan yardımcılarımız, parti meclisi üyelerimiz, sendika temsilcilerimiz sağ olsunlar buradalar. Ankara İl Örgütümüz, İl Başkanımız burada. Parti meclisi üyelerimiz burada. Sabaha kadar bir uyarı için oturma eylemi gerçekleştireceğiz. Sabah saatlerinde Sayın Bakan’a istifası için bir belge sunacağım. Ardından da Ankara Adliyesi’ne giderek Sayın Bakan’la ilgili görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunacağız.

    ‘Öğretmenlerimizi KPSS sonuçlarıyla atayın’

    Buradan Sayın Cumhurbaşkanı’na kendi sözünü yeniden hatırlatıyorum. Mülakat meselesi diyelim ki kötü niyetli olmasa bile tamamıyla büyük bir zulüm haline dönüşmüştür. Büyük bir haksızlıktır. Aylarca yıllarca çalışan öğretmenlerimizin haklarına girilmiştir. Bu çılgınlıktan vazgeçin. Seçim öncesi sözünüzü tutun. Öğretmenlerimizi KPSS sonuçlarıyla atayın. Sabaha kadar buradayız. Sayın Yusuf Tekin’e sesleniyorum. Buraya gelirken bir sergi koymuşlar. Sanatı sevmenizden gerçekten mutlu oldum. Zira bir önceki Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı sanatın içine tükürmekte, Cumhurbaşkanınız da ‘ucube’ deyip heykel yıktırmaktaydı. Dolayısıyla sanat alanındaki gelişmelerinizin, eğitimde sanat, sanatın eğitimi konularına da yansımasını beklerim. Kapıda yiyecek malzemeler koyduğunuzu gördüm. Siz bir önceki Bakan, Mahmut Özer’in okul öncesindeki çocuklara verdiği bir öğün yemeği kaldırmış bir Bakan’sınız. Bu yemekleri bize vermeyin. Bu içecekleri bize vermeyin. Deprem bölgesinde, diğer illerde yoksulluk çeken öğrencilere verin.

    ‘542 gündür okullara öğretmen atayamamış bir iktidarsınız’

    Bir okulu temizlemeyi başaramayanlara, Milli Eğitimin bütçesini istenildiği şekilde arttıramayanlara, ‘öğretmenlere zulüm yapmayın’ diyorum. Son olarak şunu söyleyeyim. 20 bin öğretmen atamasından bahsediyoruz. Bir önceki yıl emekli olan öğretmen sayısı 23 bin 670. Siz emekli öğretmen kadar bile öğretmen atayamamış bir iktidarsınız. 542 gündür okullara öğretmen atayamamış bir iktidarsınız. Bakanın Eylül başındaki açıklamasına göre geçen yıl 60 bin açık varmış. Yine bir açıklamasına göre yüzde 95 tamammış. Yani 48 bin açık var. Eğer 23 bin 670 öğretmen bu sayıya dahil değilse 83 bin 670 öğretmen açığı var. 20 bin öğretmen ataması nedir? Üstelik bunu da yapamadınız.

    ’85 bin ücretli öğretmeni köle düzenine hapsettiniz’

    Bugün 29 Ekim’deyiz. 2 Eylül’de okullar açıldı. Geçen yıla göre, 23 bin 670 öğretmen eksik olduğuna göre bu kadar okulda dersler yapılamıyor demektir. 85 bin ücretli öğretmeni köle düzenine hapsettiniz. Başka bir sektörde yapılsa vergi memurlarıyla, iş müfettişleriyle baskın yaparsınız. Asgari ücretin altında insan çalıştırıyorsunuz. 8 bin liraya temizlikçi almaya çalıştınız. Bir zulüm iktidarısınız. Buradan Sayın Bakan’ı uyarıyorum. Yarın kendisiyle ilgili suç duyurusunda da bulunacağız. Sayın Cumhurbaşkanına çağrıda bulunuyorum. Bu mülakatta verdiğiniz sözleri tutun. Bunlar olmazsa yine burada olacağız. Bu olana kadar burada olacağız. Bu öğretmenlere yaptığınız zulmün yanınıza kar kalmaması için her koşulda, her gün, her saat bununla ilgili mücadele etmeye devam edeceğiz.”

    Saat 22.00’de başlayan eylem, sabah 09.00’da sona erecek. Oturma eyleminin ardından Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında suç duyurusunda bulunulacak.

  • Öğretmenlik mülakat sonuçlarının duyurulacağı saat açıklandı

    Öğretmenlik mülakat sonuçlarının duyurulacağı saat açıklandı

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin sosyal medya hesabından sözleşmeli öğretmenlik mülakat saatini 22.00 olarak duyurdu. Adaylar mülakat sonuçlarını 22.00 itibari ile e-Devlet sistemi üzerinden öğrenebilecek.

    Milli Eğitim Bakanlığı sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçlarının saat 22.00 itibari ile açıklanacağını belirtti.

    Sosyal medya hesabından açıklama yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ”20 ilimizde 245 komisyonumuz tarafından gerçekleştirilen sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçları saat 22:00’de açıklanacak! Atama tercihleri, 14 Kasım’da başlayacak ve 20 Kasım 2024 saat 16.00’ya kadar sürecektir. Sonuçlar 23 Kasım 2024 tarihinde açıklanacak; atama kararnameleri, yasal sürecin tamamlanması ve öğretmenlerimizin görevlerine başlatılması için illere gönderilecektir. Sonuçların değerli öğretmen adaylarımıza, ailelerine ve eğitim camiamıza hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

    Sözleşmeli öğretmenlik atama tercihi nasıl yapılır?
    Sözleşmeli öğretmenlik alımı kapsamında 2 Temmuz – 10 Ağustos 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilen sözlü sınav süreci yönetmelik değişikliğinden kaynaklı dava süreci nedeniyle açıklanmamıştı. Öğretmenlik mülakat sonuçları 25 Ekim (bu akşam) saat 22.00’da açıklanacak. İtirazlar ise 28 Ekim – 1 Kasım tarihlerinde alınarak 11 Kasımda karara bağlanacak. Sonuçları öğrenmek isteyen adaylar turkiye.gov.tr sitesi üzerinden görebilecek. Tercihler ise 14 – 20 Kasım tarihleri arasında yapılacak. Sonuçlar 23 Kasımda açıklanacak.

  • MEB’den 20 bin sözleşmeli öğretmen alımına ilişkin açıklama

    MEB’den 20 bin sözleşmeli öğretmen alımına ilişkin açıklama

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 20 bin sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçlarının bugün saat 22.00’de açıklanacağını duyurdu. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Yönetmelik’e açılan davaların tamamına ilişkin yürütmeyi durdurma taleplerinin ‘oy birliği ile reddine dair son kararın Bakanlığa ulaştığını, Danıştay’ın esasa ilişkin kararı beklenmeden sözlü sınav sonuçlarının açıklanmasına karar verildiğini bildirdi.

    Milli Eğitim Bakanlığı, tarafından yapılan yazılı açıklamada, Yönetmelik’e açılan davaların tamamına ilişkin yürütmeyi durdurma taleplerinin ‘oy birliği ile reddi’ne dair son kararın Bakanlığa ulaştığı kaydedildi.

    Açıklamada, “Danıştay ilgili dairesince oy birliği ile verilen ret kararları, yapılan değişikliğin üst normlara uygunluğunu ve alınan tedbirlerin adayların lehine sonuç doğuracak düzenlemeler olduğunu ortaya koymuştur. Bakanlığımızca yapılan değerlendirme neticesinde adayların bir an önce maarif ailemize katılarak öğrencilerimizle buluşmalarını sağlamak gayesiyle Danıştay’ın esasa ilişkin kararı beklenmeden sözlü sınav sonuçlarının açıklanmasına karar verilmiştir” denildi.

    Bu kapsamda adaylar, sözlü sınav sonuçlarını ve KPSS puanının yüzde 50’si ile sözlü sınav puanının yüzde 50’si alınarak elde edilen sözlü sınav başarı puanlarını, bireysel şifreleriyle e-Devlet üzerinden bugün saat 22.00 itibarıyla öğrenebilecek.

    Adaylar, sözlü sınav sonuçlarına yönelik itirazlarını dilekçe yoluyla 28 Ekim – 1 Kasım 2024 tarihleri arasında bulundukları il veya ilçe milli eğitim müdürlüklerine başvurarak yapabilecek ve sonuçlara ilişkin itirazlar, sözlü sınav komisyonlarınca değerlendirilerek 11 Kasım 2024 tarihinde sonuçlandırılacak. Değerlendirme sonuçları, ilgililere sözlü sınavın yapıldığı il milli eğitim müdürlüğünce yazılı olarak bildirilecek.

    Atama tercihleri, 14 Kasım’da başlayacak ve 20 Kasım 2024 saat 16.00’ya kadar sürecek. Sonuçlar 23 Kasım 2024 tarihinde açıklanacak; atama kararnameleri, yasal sürecin tamamlanması ve öğretmenlerimizin görevlerine başlatılması için illere gönderilecek.

  • İstanbul’da ders saatlerinin süresi düşürüldü

    İstanbul’da ders saatlerinin süresi düşürüldü

    Milli Eğitim Bakanlığı’nın yayınladığı kış saati genelgesinin ardından İstanbul Valiliği, 34 ilçede ders saatlerinin değiştirildiğini açıkladı.

    İstanbul Valiliği, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) genelgesine istinaden 34 ilçede ikili eğitim yapılan okullarda ders saatlerini değiştirdi.

    Söz konusu okullarda 40 dakikalık ders saatleri 35 dakikaya indirildi.

    Genelgede, derslerin başlangıç ve bitiş saatlerinin eğitim ve öğretimi aksatmayacak şekilde düzenlenmesi ve öğrencilerin herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmamaları istendi.

    81 İL VALİLİĞİNE GENELGE

    Genelgede, derslerin başlangıç ve bitiş saatlerinin eğitim ve öğretimi aksatmayacak şekilde düzenlenmesi ve öğrencilerin herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmamaları istendi.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in imzasıyla tüm il valiliklerine “okul ve ders saati uygulaması” konulu genelge gönderildi.

    Mevzuatlarla gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla bütün yurtta uygulanan mevcut ileri saat uygulamasının sürdürülmesinin kararlaştırıldığı hatırlatılan genelgede, Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde de ders yılının 180 iş gününden az olmamasının esas olarak belirlendiği aktarıldı.

    İlk ve ortaöğretim okullarındaki derslerin başlama ve bitiş saatleri ile ilgili olarak Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği ile Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yer alan ilgili hükümlere yer verilen genelgede, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda da bölgelerin ve hizmetin özelliklerine göre günlük çalışma saatlerini belirleme yetkisinin illerde valiliklere verildiği anlatıldı.

    Genelgede, mevzuat hükümleri uyarınca yaz saati uygulamasının devam ettirilmesi nedeniyle kış saati şeklinde düzenleme talebine ilişkin olarak, il bazlı mesai ve ders saati başlangıç saatlerini belirlemeye valiliklerin yetkili olduğu hatırlatıldı.

    Gün doğumu ve batımı ile toplumsal şartlar göz önünde bulundurularak okullardaki ders saatlerinin planlanmasının derslerin başlangıç ve bitiş saatlerinin eğitim ve öğretimi aksatmayacak şekilde düzenlenerek öğrencilerin herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmamaları için gerekli tüm tedbirlerin alınması istendi.

  • MEB’den 81 il valiliğine kış saati genelgesi

    MEB’den 81 il valiliğine kış saati genelgesi

    Milli Eğitim Bakanlığı valiliklere okulların başlama bitiş saatlerine ilişkin genelge gönderdi. Genelgede, il bazlı ders saati başlangıç saatlerini belirlemeye valiliklerin yetkili olduğu hatırlatılarak hatırlatıldı.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in imzasıyla tüm il valiliklerine “okul ve ders saati uygulaması” konulu genelge gönderildi.

    Mevzuatlarla gün ışığından daha fazla yararlanmak amacıyla bütün ülkede uygulanan mevcut ileri saat uygulamasının sürdürülmesinin kararlaştırıldığı hatırlatılan genelgede, Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde de ders yılının 180 iş gününden az olmamasının esas olarak belirlendiği aktarıldı.

    İlk ve ortaöğretim okullarındaki derslerin başlama ve bitiş saatleri ile ilgili olarak Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği ile Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yer alan ilgili hükümlere yer verilen genelgede, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda da bölgelerin ve hizmetin özelliklerine göre günlük çalışma saatlerini belirleme yetkisinin illerde valiliklere verildiği anlatıldı.

    Valilikler yetkili
    Genelgede, mevzuat hükümleri uyarınca yaz saati uygulamasının devam ettirilmesi nedeniyle “kış saati” şeklinde düzenleme talebine ilişkin olarak, il bazlı mesai ve ders saati başlangıç saatlerini belirlemeye valiliklerin yetkili olduğu hatırlatıldı.

    Gün doğumu ve batımı ile toplumsal şartlar göz önünde bulundurularak okullardaki ders saatlerinin planlanmasının derslerin başlangıç ve bitiş saatlerinin eğitim ve öğretimi aksatmayacak şekilde düzenlenerek öğrencilerin herhangi bir olumsuzlukla karşılaşmamaları için gerekli tüm tedbirlerin alınması istendi.

  • Tekin: Etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedefliyoruz

    Tekin: Etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedefliyoruz

    Bakan Tekin, Avrasya Bir Vakfının Cumartesi Konferansları’nda yaptığı konuşmasında Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’yle toplumu ve ülkesini imar eden şahsiyetler yetiştirmeyi ahlaki bir sorumluluk olarak aldıklarını belirterek milli ve manevi değerlerimizi yücelten, koruyan, insani değerleri kucaklayan nesiller yetişmesini istediklerini dile getirdi.

    Avrasya Bir Vakfı’nda düzenlenen Cumartesi Konferansları’na katılan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, sunum eşliğinde Milli Eğitim Bakanlığının çalışmalarını anlattı.

    Türkiye’de 1 milyon 200 bine yakın öğretmen olduğunu, bunların yaklaşık 18 milyon civarında öğrenciye hizmet verdiğini belirten Tekin, bunun büyük bir rakam olduğunu, aileler ve yakınlar düşünüldüğünde 85 milyon vatandaşın tamamının eğitimle ilgili haberleri ve gelişmeleri yakın takip ettiğini söyledi.

    Tekin, görevdeki öğretmenlerin yaklaşık 800 bininin son 22 yılda atananlar olduğunu dile getirerek, “Bu yüzde 80’e yakın bir rakam yapıyor. Aynı şekilde yapılan dersliklerin sayısı yine bu 22 yılda 2 katından daha fazla artmış durumda. Aynı şekilde güçlendirme yapılan, yıkımı yapılan derslikleri de hesaba kattığımızda bu sayı yaklaşık 3 kata kadar, bu rakamın içerisinde özeller de var, çıkmış oluyor” diye konuştu.
    Yurt dışında ve yurt içindeki birçok akademik toplantıya katıldıklarını anlatan Tekin, öğretmenlerle de konuşarak Türkiye’deki müfredatla ilgili eleştirileri topladıklarını aktardı.

    Uluslararası raporlarda iki ana eleştiri olduğunu belirten Tekin, şöyle devam etti:

    Diyorlar ki, birincisi, ‘Sizin müfredatınız 1980, 1990 yıllarında dünyada yaygın olarak yaygın olarak kullanılan ve bilgiye erişmede sıkıntı yaşayan çocuklara tek bilgi kaynağı okuldaki dersler ve ders kitapları. Siz hala aynı mantıkla devam ediyorsunuz. Eğitim sisteminizi bu açıdan revize etmeniz gerekiyor.’ Bu Türkiye ile ilgili raporların hemen hemen hepsinde var. Diyorlar ki, ‘Dünyada eğitim öğretim sistematiği bilgi vermek değil. Bilgiyi beceriye dönüştürmek üzerine odaklandı. Bu mantık artık terk edildi.’ İkinci eleştiri ise ‘Siz zorunlu eğitim çağını, yani bu 18 yaşına kadar muhatap olduğumuz kitleye sanki hayatın ilerleyen kısımlarında hiç eğitim öğretim alma seçeneği yokmuş gibi her şeyi burada vermeye çalışıyorsunuz.’ Bilgi vermeye odaklandığımız, beceriye dönüştürmeyi düşünmediğimiz için çocuklara sadece ezber bilgileri veriyoruz. Sonra unutuyor, ne işe yaradığını bilmiyor. Eğitim sistemimiz işlevsiz hale geliyor. Gereğinden fazla bilgi vermeye çalışıyoruz çocuğumuza. Bunu yaptığımız zaman çocuk başarısız oluyor, pedagojik anlamda. Öğretmen de ‘Yetiştiremiyoruz bu müfredatı.’ diyor. Öğretmen başarısız. Müfredat yetişmediği için okul başarısız, eğitim sistemi başarısız. Peki niye kendimize bu işkenceyi yapıyoruz?

    Tekin, müfredatın revize edilmesi gerektiğine dair ellerinde çokça akademik çalışma biriktiğini vurgulayarak, çalışma yapmaya başladıklarını anlattı.

    ‘Etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedefliyoruz’
    Vatandaşın eğitim sisteminden beklentisinin Güney Kore’de, Fransa’da ve Singapur’daki bir vatandaşın beklentisinden farklı olduğunu dile getiren Tekin, şöyle konuştu:

    Bizim yaptığımız üçüncü şey müfredatla ilgili. Kendi milli manevi değerlerimizi, ülkeyi, toplumu, milleti bir arada tutacak temel asgari müştereklerdeki temel değerlerimizin müfredatın içerisine yedirilmesini arzu ettik. Bu anlamdaki verilerden beslenen hem de kendi değerlerimizi yansıtan, kendimize özgü bir model oldu ve adına da Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli dedik. Öğrenci profili tanımlaması yaptık. Dedik ki, nasıl bir öğrenci istiyoruz? Yetkin ve erdemli insanı önceleyen bir öğrenci profili. Beceri odaklı ve becerileri tetikleyici bir eğitim sistematiği. Gündelik hayatla bağlantı kurma, sadeleştirilmiş içerik, her bir çocuğun farklı bir birey olduğu mantığından hareketle farklılaştırılmış bir eğitim öğretim süreci inşa etmeye çalıştık.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, müfredatı yüzde 35 oranında sadeleştirdiklerini aktararak, ahlaklı, erdemli, milleti ve insanlık için iyiyi, doğruyu, faydalı ve güzel olanı yapmayı ideal edinmiş, eleştirel düşünebilen, sorgulayan, araştıran, medeniyete uyum sağlayan değil etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedeflediklerini kaydetti.

    Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin temelinde insan olduğunu vurgulayan Tekin, şunları dile getirdi:
    Hedefimiz iyi insan yetiştirmek. İnsanı zihinsel, duygusal, bedensel, sosyal ve manevi gelişim yönleriyle bir bütün olarak ele aldık. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’yle toplumu ve ülkesini imar eden şahsiyetler yetiştirmeyi ahlaki bir sorumluluk olarak, Bakanlık olarak üstümüze aldık. Milli ve manevi değerlerimizi yücelten, koruyan, insani değerleri kucaklayan nesiller yetişmesini istedik. En sonunda da medeniyetimizin üzerine inşa edildiği temel kavramlar olan aklıselim, kalbiselim ve zevkiselim sahibi nesiller yetiştirmek için madde, mana, akıl, duygu, nefis, vicdan, insan toplum ve zaman mekan dengesini gözeten bir program oluşturmaya çaba sarf ettik.

  • Ankara’daki 2 ilçede ders süresi 30 dakikaya düşürüldü

    Ankara’daki 2 ilçede ders süresi 30 dakikaya düşürüldü

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in imzasıyla okullara gönderilen yazıda yoğunluk yaşanan ya da binasında güçlendirme yapılacak olan okulların ders süresinin 30 dakika olabileceği belirtildi. Ankara’nın Mamak ve Keçiören ilçesinde ikili eğitim yapan okullar ders süresini 30 dakikaya düşürdü. Ders süresinin düşürüleceği bir diğer ilçenin ise Altındağ olacağı iddia edildi.

    Milli Eğitim Bakanlığı, Bakan Tekin’in imzasıyla okullara yazı gönderdi. İlgili yazıda; yık-yap veya güçlendirme kapsamına alınarak başka bir okulun binasına taşınan ya da öğrenci yoğunluğu nedeniyle ikili eğitim yapan okullarda ders süresinin 30 dakikaya düşürülebileceği belirtildi.

    Ankara’nın Mamak ve Keçiören ilçesinde ikili eğitim yapılan okullarda öğrenci yoğunluğu nedeniyle ders saatleri 30 dakikaya düşürüldü. Altındağ’da da ders süresinin 30 dakikaya düşürüleceği iddia edildi.

    Velilere toplantıda söylenmiş
    Bölgede okuyan öğrencilerin velileri ise sürecin okul müdürlerinin yaptığı toplantılarla kendilerine bildirildiğini ve Bakanlık’tan yazı geldiği için “yasal” denilerek uygulamaya konulduğunu belirtti. Öte yandan veliler, ders süresinin azalmasının verimi düşürdüğünü aktardı.