Blog

  • KPSS yerleştirme sonuçları açıklandı

    KPSS yerleştirme sonuçları açıklandı

    Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) sonuçları açıklandı.

    Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanlığı’nca, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS)-2024/2 bazı kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve pozisyonlarına yerleştirme sonuçları açıklandı.

    Yerleştirme sonuçlarına nereden bakılacak?
    KPSS-2024/2 kapsamında, 19-26 Aralık 2024 tarihleri arasında alınan tercihlerin ardından, bazı kamu kurum ve kuruluşlarının kadro ve pozisyonlarına yerleştirme işlemleri tamamlandı.

    Adaylar, yerleştirme sonuçlarına 03 Ocak 2025 tarihi saat 11.45’ten itibaren, ÖSYM’nin https://sonuc.osym.gov.tr adresinden T.C. kimlik numarası ve aday şifresi ile erişebilecekler.

  • Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nde değişiklik

    Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nde değişiklik

    Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle “Dil, konuşma ve ergoterapi merkezleri, rehberlik ve psikolojik danışma merkezleri”, özel öğretim kurumları kapsamına alındı.

    Milli Eğitim Bakanlığı’nın Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği, Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, yönetmeliğin ‘Tanımlar’ başlıklı 4. maddesine “Dil, konuşma ve ergoterapi merkezleri, öğrenci etkinlik merkezleri, rehberlik ve psikolojik danışma merkezleri ile benzeri özel öğretim kurumları” ibareleri eklendi. Bu merkezler ise şöyle tanımlandı:

    Öğrenci etkinlik merkezi: “İkokul çağındaki öğrencilere ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif alanlarda eğitim verilen ve bireysel olarak ödev ve projelerinin yapılmasında destek sunulan özel öğretim kurumları”

    Dil, konuşma ve ergoterapi merkezi: “Bireylerin iletişim becerilerinin ve konuşma akıcılığının geliştirilmesi, yaş, cinsiyet ve kültüre uygun ses özelliklerinin kazandırılması, bulundukları çevreye yönelik uyumlarının artırılması ve toplumsal katılımlarının sağlanması amacıyla dil ve konuşma ile ergoterapi alanında bireysel ve grup eğitimi verilen özel öğretim kurumları”

    Rehberlik ve psikolojik danışma merkezi: “Bireylerin kendilerini tanımalarına, karar verme ve problem çözme becerilerini geliştirmelerine, psikolojik iyilik hallerini artırmalarına yönelik bireysel ve/veya grupla profesyonel olarak psikolojik desteğin sunulduğu, rehberlik ve psikolojik danışmanlık alanında bireylerin kendilerini geliştirmelerine, mesleki bilgi ve becerilerini artırmalarına dönük eğitimlerin verildiği özel öğretim kurumları”

  • KYK borcu geri ödeme süresi değişiyor

    KYK borcu geri ödeme süresi değişiyor

    KYK kredi geri ödemelerine ilişkin değişiklik Resmi Gazete’de yayımlandı. Önceki düzenlemede KYK kredisi borçluları lisansüstü eğitime ara vermeden devam ederlerse borçlarını lisansüstü eğitimlerinin sona ermesinden iki yıl sonra ödemeye başlayabiliyordu, bu yürürlükten kaldırıldı. Geri ödeme sürelerinde değişiklik yaşandı.

    KYK​ kredi geri ödemelerine ilişkin yeni düzenleme Resmi Gazete’de yayımlandı.

    KYK borcu geri ödeme süresi değişiyor
    Rezmi gzete’de yer alan duyuruda “3/11/2023 tarihli ve 32358 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gençlik ve Spor Bakanlığı Kredi Yönetmeliğinin 19 uncu maddesinin beşinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.” ifadeleri kullanıldı.
    2 yıl zorunluluğu kalktı

    Resmi Gazete​’de yayımlanan kararla yüksek lisansın tamamlanmasından sonra okulla ilişiği kesilen öğrencilerin 2 yıl içinde KYK kredisini geri ödeme zorunluluğu kaldırıldı.

    Değişiklik ile “Borçlu, öğrenimine ara vermeden lisansüstü eğitim yapması halinde lisansüstü öğrenimini gördüğü öğretim kurumu ile ilişiğinin kesildiği tarihten iki yıl sonra başlamak üzere kredi aldığı kadar sürede ve aylık dönemler halinde borcunu ödemek zorundadır” fıkrası yürürlükten kaldırıldı.
    Bu düzenlemenin yürürlükten kaldırılmasıyla birlikte geri ödeme sürecinde değişiklik bekleniyor. Bu düzenlemenin KYK borçları ödeme süresin ve koşullarına nasıl yansıyacağı önümüzdeki günlerde resmi açıklama ile netleşecek.

    19. madde ne diyor?
    MADDE 19- (1) Öğretim kurumundan mezun olan veya sağlık sebepleri dışında kendi isteği ile öğretim kurumunu bırakan ya da herhangi bir sebeple öğretim kurumundan çıkarılan öğrenciler, öğretim kurumu ile ilişiğinin kesildiği tarihten iki yıl sonra başlamak üzere kredi aldığı kadar sürede ve aylık dönemler halinde borcunu ödemek zorundadır.
    (2) Normal öğrenim süresi içerisinde sağlık sebeplerinden dolayı öğretim kurumunu bırakan öğrenciler, normal öğrenim süresinin bitiminden itibaren iki yıl sonra başlamak üzere kredi aldığı kadar sürede ve aylık dönemler halinde borcunu ödemek zorundadır.
    (3) Normal öğrenim süresi dışında sağlık sebeplerinden dolayı öğretim kurumunu bırakan öğrenciler, öğretim kurumu ile ilişiğinin kesildiği tarihten iki yıl sonra başlamak üzere kredi aldığı kadar sürede ve aylık dönemler halinde borcunu ödemek zorundadır.
    (4) Kendi isteğiyle kredi almaktan vazgeçen veya öğretim kurumunda kayıt yenilememe sebebi ile kredisi kesilen borçlular hariç; herhangi bir sebeple kredinin kesilmesini gerektiren bir durum gerçekleştiğinde borçlular borcunu, kredinin kesilme tarihinden iki yıl sonra başlamak üzere kredi aldığı kadar sürede ve aylık taksitler halinde ödemek zorundadır.
    (5) Borçlu, öğrenimine ara vermeden lisansüstü eğitim yapması halinde lisansüstü öğrenimini gördüğü öğretim kurumu ile ilişiğinin kesildiği tarihten iki yıl sonra başlamak üzere kredi aldığı kadar sürede ve aylık dönemler halinde borcunu ödemek zorundadır.

  • Müdür yardımcısından velilere sabah namazı daveti

    Müdür yardımcısından velilere sabah namazı daveti

    Malatya Şehriban Günata Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Behcet Çiftçi, öğrenci velilerine sabah namazı ve ardından çorba ikramı daveti içeren bir mesaj attı. Okul Müdür yardımcısı Çiftçi’ye, Eğitim-İş ve Eğitim-Sen Malatya şubeleri “Bunlar FETÖ vari uygulamalardır, FETÖ’cüler bu şekilde öğrencilerin beyinlerini yıkıyorlardı” diyerek, tepki gösterdi.

    Şehriban Günata Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Behcet Çiftçi, öğrenci velilerine gönderdiği “Vakti Kuşananlar Kulübü” adına 27 Aralık 2024 tarihli mesajda, “Vakti Kuşanmak Kulübümüz tarafından organize edilen Sabah namazında buluşuyoruz. Gönüllü veli ve öğrencilerimizi yarın sabah namazına bekliyoruz. Namazdan sonra çorba ikramımız olacak” ifadelerini kullandı. Çiftçi, mesajında aynı zamanda okulun resmi olmayan Instagram sayfasında da yayımlanan “Sana yobaz derler, böyle olmaz derler” klibini de kullandı.

    Okulun resmi olmayan Instagram sayfasında, kulübün “Sana yobaz derler, böyle olmaz derler” ifadeleriyle başlayan bir klip paylaşım yapıldığı; ayrıca okul öğretmenlerinin de yer aldığı, okul içinde çekilen “Hayırlı Cumalar” paylaşımları dikkat çekti.

    Şehriban Günata Anadolu Lisesi’ndeki duruma tepki gösteren Eğitim-İş Sendikası Malatya Şube Başkanı ve Birleşik Kamu-İşgörenler Sendikaları Konfederasyonu (Birleşik Kamu-İş) Genel Başkanı Hüseyin Kara, şunları söyledi:

    “Son günlerde Malatya’mızda, özellikle Anadolu liseleri arasında hatırı sayılır bir yere sahip olan ve puanlama açısından üçüncü en yüksek puana sahip olan Şehriban Günata Anadolu Lisesi’nde, ciddi duyumlar gelmektedir. Bu duyumların içeriği özellikle okulda idare ve öğretmenler tarafından öğrencileri sabah namazına davet, velileri öğlen namazına davet, davetten sonra çorba ikramı gibi uygulamalar yapıldığını duyduk.

    “Bunlar FETÖ benzeri uygulamalar”

    Biz bu uygulamaları geçmişten tanıyoruz. Nereden tanıyor derseniz? Bunlar FETÖ vari uygulamalardır. Fetöcüler bu şekilde öğrencilerin beyinlerini yıkıyorlardı. Onlara ikramlarda bulunuyorlardı. Abiler, ablalar marifetiyle onları yoldan çıkartarak devlete karşı ayaklandırmaya çalışıyorlardı ki 15 Temmuz hepimizin dün gibi hatırladığı bir gerçek.

    Şehriban Günata Anadolu Lisesi’nde “Vakti kuşananlar Kulübü” adında bir kulüp oluşturulduğunu duyduk. Bu kulüp vasıtasıyla öğrencilerin işte dini kaynaklar verilerek, namazlara davet edilerek, ‘Hayırlı Cumalar’ mesajı sosyal medyada paylaşılarak okulda olmaması gereken uygulamalar gerçekleştirildiğini duyuyoruz.

    “Öğrenci velileri şikâyetçi”

    Hatta bazı öğrenci velileri, okuldaki bu uygulamalar neticesinde hatırı sayılır bir puanla bu okula yerleşen öğrencilerini, baskılara maruz kaldığını ve bu baskılara dayanmayarak çocuklarını çok daha düşük puanlı okullara nakil ettiklerini görüyoruz. Bu tür şikayetler var. Mevcut oradaki öğrenci velileri, öğrencilerinin herhangi bir zarar görmemesi ki malum işte, namaza çağırdı gelmediği zaman öğretmeni tarafından nasıl bir davranışla karşılaşacağını kestiremediğinden ya da bir şekilde bunun nota yansıyacağını düşündüğünden birçoğu da ses çıkarmıyorlar maalesef. Öğrenci velileri şikâyetçi olduklarını söylüyorlar. Bunlar duyum olarak bize geliyor.

    Biz okul idaresinden şunu bekliyoruz: Değerli arkadaşım, namazını herkes istediği yerde kılabilir. Bunu okula davet edip arkasından çorba ikram etmek diye bir anlayış olamaz. Nerde senin sportif faaliyetlerin? Nerde senin sosyal faaliyetlerin? Nerde senin edebiyat, sanat faaliyetlerin? Bunlarla ilgili de kulüp kurup herhangi bir çalışma yapıyor musun?

    “Proje okulunun amacı nedir?”

    Bir de acı olan şu: Bu arkadaşlarımız, öğrenci ve öğretmenler, proje okulu olduğu için bakanlık tarafından görevlendiriliyorlar. Her ne hikmetse okuldaki öğretmenlerin tamamı ‘hayırlı cumalar’ mesajı paylaşıyor sosyal medyada. Yani bakanlığa biz o zaman sormuştuk. Proje okulunun amacı nedir? Niçin bu okulun öğretmen ve idarecilerini siz atıyorsunuz? Nerde bunların gerçekleştirdiği projeler? İşte proje ortada. Proje, ‘Vakti Kuşananlar Klübü’, sabah namazına davet, arkasından çorba ikramı. Yani bir proje okulundan ki az önce de söyledim, hatırı sayılır bir puanla yerleşen öğrencilere yaptırılacak tek proje bu mudur?

    “Suç duyurusunda bulunacağız”

    Acilen buradaki arkadaşların kendilerine çeki düzen vermeleri, Milli Eğitim müfredatına göre, temel yönetmenliğine göre, kanuna göre eğitim faaliyetlerini sürdürmelerini aksi taktirde okuldaki bu uygulamalarla ilgili suç duyurusunda bulunacağımızı tüm Malatya kamuoyuna paylaşıyor, teşekkür ediyorum.”

    “Çocuklara ideolojik eğilimler doğrultusunda bilgi aktaramazsınız”

    Eğitim-Sen Malatya Şube Başkanı Nevzat Millioğulları ise şunları ifade etti:

    “Sınavla alım yapan Şehriban Günata Anadolu Lisesi’nde bir olay yaşanmaktadır. Kulüp adı altında velilere mesajlar ve videolar gönderilmektedir. Okul bünyesinde çocuklara cemaat vari uygulamalar yapılmakta. Hatta sabah namazına dair ders çıkarılmakta ve sabah namazından sonra çorba ikramı yapılacağı söylenmektedir. Ne zamandan beri namazdan sonra çorba verilir hale geldi ki. Çocuklarımızı geleceğe hazırlayacak olan eğitimciler tam aksine kendi ideolojik eğilimleri doğrultusunda çocuk eğitimi yapmaktadırlar. Bu okul sınavla çocuk almakta siz bu çocuklara; ilmi, sanatı ve septik düşünmeyi öğretmeniz gerekirken bu çocuklara ideolojik eğilimler doğrultusunda bilgi aktaramazsınız, beceri kazandıramazsınız. Bir eğitim sendikası olarak bunu kabul edilebilir bulmuyoruz ve karşısında olacağız.”

     

  • Yusuf Tekin: Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında eğitim sistemimizi güçlendirme kararlılığındayız

    Yusuf Tekin: Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında eğitim sistemimizi güçlendirme kararlılığındayız

    Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), Türkiye Yüzyılı’nın inşasında son 22 yılda, eğitim sistemindeki çalışmalar, “Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024” adıyla kitaplaştırılarak yayımlandı. Bakan Tekin, kitaba ilişkin olarak, “Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024 başlıklı bu eser, cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında eğitim sistemimizi güçlendirme kararlılığımızın bir yansımasıdır” ifadesini kullandı.

    Milli Eğitim Bakanlığı öncülüğünde hazırlanan “Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024” kitabında, Milli Eğitim Bakanlığı’nın son 22 yılda geliştirdiği politikalardan hayata geçirdiği proje ve uygulamalara yer verildi. 15 bölümden oluşan kitapta, resmi kayıt ve istatistiki verilere göre 2002 yılından itibaren eğitimde sağlanan değişimler ortaya kondu.

    “Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024″ adlı kitabın sunuş bölümünde, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in şu değerlendirmelerine yer verildi:

    “Evrensel düzeyde kabul gören bilimsel ve pedagojik ilkelere haiz hem de milli bir maarif bilinciyle yapılandırılmış kapsamlı bir eğitim sistemi ile geleceğin inşasını amaçlıyoruz. Türkiye yüzyılı hedefimiz sadece bir ufuk değil, aynı zamanda bu aziz vatanın her bireyinin geleceğine dair güçlü bir taahhüttür. Yeni eğitim yaklaşımımızla, teknolojik hamlelerimizle ve demokratikleşme adımlarımızla bu taahhüdü yerine getiriyoruz. Eğitime yaptığımız her yatırımla, hayata geçirdiğimiz her projeyle Türkiye Yüzyılı hedefimize biraz daha yaklaşıyoruz. Ekonomide, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesiyle kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye’de yaşıyoruz. Dünümüzden güç alarak geleceğe yön verdiğimiz bu yolculukta yer alan mihenk taşlarını titizlikle ele alan Geleceğin İnşası: Eğitim 2002-2024 başlıklı bu eser, cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında eğitim sistemimizi güçlendirme kararlılığımızın bir yansımasıdır. Bu kıymetli çalışma; eğitim alanında politika belirleyicilere, akademisyenlere, öğrencilere ve eğitimin tüm paydaşlarına önemli bir kaynak sunmaktadır.”

  • İmamoğlu: Üniversiteli eğitim desteğinin ilk taksiti yeni yılın ilk haftası yatmış olacak

    İmamoğlu: Üniversiteli eğitim desteğinin ilk taksiti yeni yılın ilk haftası yatmış olacak

    İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, üniversite öğrencilerine sağlanan 15 bin TL’lik “Genç Üniversiteli Eğitim Desteği” projesi ücretlerinin yeni yılın ilk haftasında 100 bin öğrencinin hesabına yatacağını duyurdu.

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), öğrencilere destek kapsamında başlattığı 15 bin TL’lik “Genç Üniversiteli Eğitim Desteği” yılın ilk haftasında 100 bin öğrencinin hesabına yatırılacak.

    Konuya ilişkin X hesabından açıklama yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “15 bin liralık genç üniversiteli eğitim desteğinin ilk taksiti yeni yılın ilk haftası 100 bin gencimizin hesabına yatmış olacak. Yeni yılın eğitim hayatınızda başarı getirmesini diliyorum” ifadelerini kullandı.

  • İstanbul Valiliği: Okullar salı günü 16.00’ya kadar açık olacak

    İstanbul Valiliği: Okullar salı günü 16.00’ya kadar açık olacak

    İstanbul Valiliği, yılbaşı önlemleri kapsamında okulların salı günü saat 16.00’ya kadar eğitim ve öğretim faaliyetlerini tamamlamasını kararlaştırdı.

    Konuya ilişkin İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklama şöyle:

    “31 Aralık Salı Günü ilimizde yaşanması muhtemel trafik yoğunluğu ve alınacak güvenlik tedbirleri nedeniyle, resmi / özel tüm okul öncesi, temel eğitim ve ortaöğretim kurumlarımızın eğitim öğretim faaliyetlerini saat 16.00’ya kadar tamamlamalarına karar verilmiştir.”

  • 2025’te karne kalkıyor

    2025’te karne kalkıyor

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 2025 yılında ilkokullarda karne yerine gelişim raporu uygulamasına geçileceğini duyurdu. Tekin ayrıca LGS’nin kaldırılmayacağını, yeni öğretmen atamaları için KPSS sisteminin değişeceğini ve özel okullarda ücret düzenlemesi yapılacağını açıkladı.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 2025 yılında ilkokullarda artık karne verilmeyeceğini açıkladı. Karne yerine öğrencilerin akademik, sosyal ve davranışsal gelişimlerini içeren gelişim raporları hazırlanacak. Bu uygulamanın, öğrencilerin başarılarını daha kapsamlı bir şekilde değerlendirme amacı taşıdığı belirtildi.

    Öğretmen Atamaları ve Yeni Sınav Sistemi
    Bakan Tekin, öğretmen atamalarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. 2024 KPSS ile mevcut atama prosedürlerinin devam edeceğini belirten Tekin, 2025’te ise KPSS yerine Akademi Giriş Sınavı (AGS) adıyla yeni bir sınav sisteminin devreye gireceğini duyurdu.

    AGS’nin Özellikleri: Akademi Giriş Sınavı, Talim Terbiye Kurulu tarafından onaylanan programları içerecek ve test odaklı KPSS’den farklı bir yapıya sahip olacak.

    Akademi Eğitimi: AGS’yi geçen öğretmen adayları, Milli Eğitim Akademisi’nde eğitim alacak ve ardından istihdam edilecek.

    LGS kaldırılmayacak, i̇çeriği güncellenecek
    Velilerin merakla beklediği LGS hakkında da açıklama yapan Tekin, sınavın kaldırılmasının gündemde olmadığını vurguladı. Ancak sınavın içeriğinin müfredatla uyumlu hale getirileceğini belirtti. Bu kapsamda, öğrencilerin müfredat materyalleriyle uyumlu bir sınav süreci yaşayacağı ifade edildi.

    Özel okul ücretlerine düzenleme geliyor
    Özel okullardaki yüksek ücretler ve fahiş fiyat uygulamalarıyla ilgili de çalışma başlatıldı. Tekin, özel okulların öğretmen maaşlarının kamu maaşlarına yakın olduğunu belirterek, okul ücretleri ve ek masraflara ilişkin bir düzenleme yapılacağını açıkladı.
    2025 Düzenlemesi: Özel okullardaki fahiş fiyatlarla kitap ve kırtasiye satışlarının önüne geçmek için yeni yönetmelik devreye girecek.

    BİLSEM’de yerli ve milli zeka testi dönemi
    Tekin, Bilim ve Sanat Merkezleri (BİLSEM) sınavlarında kullanılacak yerli ve milli zeka testi uygulamasını duyurdu. İlk kez 2025 yılında uygulanacak olan bu sistemin, Türkiye’nin eğitim alanındaki bağımsızlığını güçlendirmesi bekleniyor.

    Yılbaşı ve mezuniyet programlarına düzenleme
    Bakan Tekin, yılbaşı kutlamaları ve mezuniyet törenleri hakkında da açıklamalarda bulundu.
    Yılbaşı Kutlamaları: Ailelere maddi külfet yaratacak etkinliklerin önlenmesi hedefleniyor.
    Mezuniyet Törenleri: Öğrencilerin mezuniyet törenlerinin okul bünyesinde yapılması teşvik edilecek.

  • Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü kapatıldı

    Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü kapatıldı

    Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü kaldırılarak yerine Milli Eğitim Akademisi Başkanlığı için 73 kadro ihdas edildi.

    Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne göre, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü kaldırılarak yerine Milli Eğitim Akademisi Başkanlığı için kadro ihdası yapıldı.

    73 kadro ihdas edildi

    Kararname ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın merkez teşkilatına 1 Milli Eğitim Akademisi Başkanı, 10 Milli Eğitim Akademisi Akademik Kurul üyesi, 7 daire başkanı, 25 şube müdürü, 15 milli eğitim uzmanı, 15 milli eğitim uzman yardımcısı olmak üzere toplam 73 kadro ihdas edildi.

  • YÖK: Akredite lisans program sayısı ortalaması yüzde 10,42’ye ulaştı

    YÖK: Akredite lisans program sayısı ortalaması yüzde 10,42’ye ulaştı

    Türkiye’de en az bir akredite lisans programı bulunan üniversite sayısı 116 oldu. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, ”Doktora programı açmak üzere başvuran üniversitelerimize akredite program sahibi olma şartı getirmiş bulunuyoruz. 2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz” dedi.

    YÖK Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, Türkiye’de akredite olan programların sayısı günden güne arttığı kaydedildi. 2024 Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu’na göre, 2023 YKS Kılavuzu’nda en az bir akredite lisans programı bulunan üniversite sayısı 116 ‘ya ulaştı. Akredite olan toplam program sayısı ise bin 209 oldu. 42 üniversite, 10 ve üzerinde akredite lisans programına sahip. Yıllara göre bakıldığında ise üniversitelerin akredite lisans program sayısı ortalaması 2018’de yüzde 6,89 iken 2023 yılında 10,42’ye ulaştı. Bu oran 2022’de 9,46’ydı…

    Türkiye’de akredite lisans programı sayısının en yüksek olduğu üniversite, 56 programla İstanbul Gelişim Üniversitesi olurken, onu 55 programla Sakarya Üniversitesi, 42 programla Hacettepe Üniversitesi takip etti. Atatürk Üniversitesi 41 programla dördüncü, Ege Üniversitesi 39 programla beşinci, Erciyes Üniversitesi 35 programla altıncı, İstanbul Teknik Üniversitesi 34 programla yedinci, Başkent Üniversitesi 33 programla sekizinci, Yıldız Teknik Üniversitesi 31 programla dokuzuncu olurken İstanbul Medipol Üniversitesi 29 programla 10. sırada yer aldı.

    Yeni açılacak doktora programlarına akreditasyon şartı getirildi

    Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar yaptığı değerlendirmede, Yükseköğretim Kurulu’nun önümüzdeki dönemde, bir taraftan kapasiteyi artırmaya devam ederken diğer taraftan da kalite odaklı anlayışını yükseköğretim sisteminin merkezine yerleştirme çabalarının kararlılıkla devam edeceğini vurguladı.

    Özvar, şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Kurumsal vizyonumuzu oluşturan bütün hususlar, uygulamakta olduğumuz kalite odaklı anlayışın birer sonucudur. Üniversitelerimizde de benzer bir anlayışın hâkim olmasına özel önem veriyoruz. Bu anlayışla, üniversitelerimizi kalite süreçlerine uyum sağlamaları yönünde bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürekli olarak teşvik etmeye ve desteklemeye devam edeceğiz. Bu anlayışımızın bir tezahürü olarak doktora programı açmak üzere başvuran üniversitelerimize akredite program sahibi olma şartı getirmiş bulunuyoruz. Benzer şekilde fakülte, yüksekokul, enstitü, araştırma ve uygulama merkezi gibi akademik birimler kurmak için de önümüzdeki dönemde akreditasyon şartı getiriyoruz. Bu girişimimiz yükseköğretimde kaliteyi önceleyen anlayışımızın bir yansımasıdır. 2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz.

    “Uluslarararası öğrencilerin sayısı kadar kalitesinin de artması önceliğimiz”

    Türkiye’nin uluslararası öğrenci çekme konusunda daha büyük rakipleri ortaya çıkacaktır. Yükseköğretim kurumları olarak bu rekabete şimdiden hazırlanmamız gerekmektedir. Bugün itibarıyla uluslararası öğrenci sayımız 350 bine ulaşmışsa da bu sayıyla iftihar etmek çok doğru bir yaklaşım değildir. Uluslararası öğrenci sayısının artması kadar uluslararası öğrencilerin kalitesinin de artmasını birinci öncelik haline getirmemiz gerekmektedir. Eğer gerekli mevzuat altyapısı çalışmalarını tamamlamaz, üniversiteler olarak uluslararası öğrenci hareketliliği konusunda dünya standartlarında işlemler tesis etmezsek Türk üniversitelerinin itibarına yönelik dünya ölçeğinde olumlu itibarımız kaybolabilir.”