Kategori: Gündem

  • Malatya’da okullar bugün de tatil

    Malatya’da okullar bugün de tatil

    Malatya’nın Kale ilçesinde meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depremin ardından kentte eğitime bugün de ara verildiği bildirildi.

    Malatya’nın Kale ilçesinde meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depremin ardından kentte eğitime bugün de ara verildiği bildirildi.

    İl Milli Eğitim Müdürlüğünün X sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “İlimiz genelinde örgün, yaygın ve özel öğretim kurumları dahil olmak üzere 17 Ekim Perşembe günü eğitim öğretime 1 gün ara verilmiştir.” ifadesi kullanıldı.

    Deprem nedeniyle kentte okullar bugün tatil edilmişti.

    Malatya Valisi Seddar Yavuz, sosyal medya hesabından, deprem sonrası yapılan saha incelemelerinde 11 okulda sıva çatlakları ve hafif hasarlar tespit edildiğini belirtti.

    Yavuz, şunları kaydetti:

    “Bu tür detayların önleyici tedbirlerle giderilmesi amacıyla ilimiz genelindeki tüm resmi, özel ve yaygın eğitim kurumlarında eğitim-öğretime 17 Ekim 2024 Perşembe günü itibarıyla 1 gün süreyle ara verilmiştir. Çocuklarımızın ve tüm vatandaşlarımızın güvenliği en önemli önceliğimizdir. Depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Gerekli tüm önlemler alınmış olup, ekiplerimiz sahada çalışmalarını titizlikle sürdürmektedir.”

  • “İktidar tasarrufu yine eğitimden yaptı”

    “İktidar tasarrufu yine eğitimden yaptı”

    CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Halk Eğitim Merkezleri’nde ücretli çalışan usta öğreticilerin derslerinin tasarruf tedbirleri kapsamında kapatıldığını belirterek “İktidar tasarrufu yine eğitimden yaptı. Dönüp dolaşıp halkı mağdur edecek karar alıyorlar” dedi.

    CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, Halk Eğitim Merkezleri’ndeki kursların tasarruf tedbirleri kapsamında açılmamasıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Emir, “Tasarruf tedbiri adı altında kurslara kota konuldu ve vatandaş talep etse dahi ders açılmıyor. Hem usta öğreticiler hem de kursiyerler mağdur” ifadesine yer verdi. Usta öğreticilerin yıllarca özlük hakkının verilmediğini belirten Emir, şunları ifade etti:

    “Binlerce usta öğretici işsiz kaldı”

    “Halk Eğitim Merkezlerinde çalışan binlerce usta öğretici önce maaşları geciktirilerek mağdur edildi ardından dersleri iptal edildi. Bu kişilerin bakmakla yükümlü oldukları bir aileleri var, evi kira olanlar var, buradan elde ettiği kazançla aylık geçimini sağlayanlar var. Dönüp, dolaşıp tasarrufu vatandaştan ediyorlar. Usta öğreticilerin mevcut durumuna bakıldığında aslında büyük fedakarlıklarla vatandaşa hizmet ediyorlar. Özlük hakkı, statü ve kıdem tazminatı gibi haklardan mahrumlar. Bunun yanı sıra dini ve milli bayramlarda yapılan maaş kesintileri nedeniyle ellerine geçen meblağ asgari ücretin altına düşüyor. Karın tokluğu bile diyemeyeceğimiz ücretlerle eğitime katkı sağlıyorlar.

    “Halk Eğitim Merkezi’nin amacını anlamamışlar”

    Aldıkları bu kota kararına bakıldığında Halk Eğitim Merkezlerinin amacını anlamadıklarını da görüyoruz. Bu kurumun bir amacı da ekonomik ve sosyal açıdan dezavantajlı olan yurttaşlarımızın eğitim almasını sağlamaktır. Yani vatandaşların kişisel ve kültürel gelişimine katkı sunarak sosyal yaşama katılmaları ve gelişmeleri hedeflenmektedir. Usta öğreticilerin derslerinin kapatılması toplumsal eşitsizliği artıracaktır. Halk Eğitim Merkezleri, vatandaşlara sosyal ve kültürel katkı sağlayan önemli hizmet kurumlarıdır. AKP iktidarı eğitimin ve toplumsal gelişmenin her türlüsüne karşı olduğu için tasarruf deyince akıllarına ilk olarak eğitim kurumlarının gelmesine şaşırmıyoruz ancak bu karar milyonlarca insanı olumsuz etkileyecek düzeydedir ve bir an önce bu yanlıştan dönülmelidir.”

  • Bülent Arınç’ın isim vermeden eleştirdiği mütevelli heyeti başkanı bakın kim çıktı?

    Bülent Arınç’ın isim vermeden eleştirdiği mütevelli heyeti başkanı bakın kim çıktı?

    Arınç ,”Öyle üniversite var ki başında olan zenginin her gün portreleri bir tarafları süslüyor. Kardeşim ben senin üniversiteni görmek istiyorum ya seni görmek istemiyorum. Sonda amacına ulaştı, bir yerden milletvekili oldu” demişti.

    Bülent Arınç, hangi vakıf üniversitesinin mütevelli heyeti başkanını eleştirdi?

    Türkiye’de eğitim veren YÖK’e bağlı 209 üniversite bulunuyor. Bunların 131’ini devlet, 78’ini ise vakıf üniversiteleri oluşturuyor.
    Pek çok vakıf üniversitesi akademik başarıları ile uluslararası ölçekte ülkemizi başarıyla temsil edecek seviyeye gelmiş durumda. Ancak bazı vakıf üniversiteleri ise ‘sadece ticari düşünmek’ ya da üniversitenin kurucusunun bazı emellerine ulaşmakta araç olarak kullanılması gibi nedenlerle eleştiriliyor.

     

    Türkiye siyasetinin tecrübeli isimlerinden Bülent Arınç da geçtiğimiz günlerde isim vermeden bu duruma bir örnekle dikkat çekmişti.
    Antalya Belek Üniversitesi’nin 2024-2025 akademik yılı açılış töreninde konuşan Arınç’ın şu sözleri dikkat çekmişti:

    “Bunların bir kısmı ticari amaçlarla kuruluyor. Öyle üniversite var ki başında olan zenginin her gün portreleri bir tarafları süslüyor. Kardeşim ben senin üniversiteni görmek istiyorum ya seni görmek istemiyorum. Sonda amacına ulaştı, bir yerden milletvekili oldu. Ayıptır.”

    Sadece 1 kişi o tarife uyuyor
    Bülent Arınç’ın o sözleri üzerine kamuoyunda “Arınç’ın kastettiği kişi kim?” sorusu sorulmaya başlandı.

    Ancak eğitim camiası ve siyaseti yakından takip edenler o ismin kim olduğunu anlamakta zorluk çekmedi.

    Bahsi geçen kişi, Levent Uysal’dan başkası değildi.

    2010 yılında Nişantaşı Eğitim Vakfını, 2012 yılında ise İstanbul Nişantaşı Üniversitesini kuran Uysal, 2023 genel seçimlerinde ise MHP Mersin Milletvekili olarak Meclis’e girdi.


    Levent Uysal sık sık MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte fotoğraflarını sosyal medya hesaplarından paylaşıyor

    Şu anda Uysal dışında parlamentoda görev yapan vakıf üniversitesi kurucusu olmaması nedeniyle, Arınç’ın bahsettiği ismin MHP Milletvekili Levent Uysal olduğu yönünde bir şüphe kalmadı.

    İstanbul Nişantaşı Üniversitesi, sık sık sosyal medyada ve mizah programlarında “Adı ‘Nişantaşı’ olmasına rağmen kampüsü Bayrampaşa’da olan üniversite” olarak mizah konusu ediliyor.

  • 5 ilde okullara deprem tatili

    5 ilde okullara deprem tatili

    Malatya’da meydana gelen depremin ardından “Okullar tatil mi?” sorusu öğrencilerin gündeminde yer almaya başladı. Malatya, Elazığ, Batman, Adıyaman ve Şanlıurfa valilikleri tarafından yapılan açıklamayla birlikte okullar bugün tatil edildi.

    Malatya’nın Kale ilçesinde meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki deprem sonrasında, Malatya, Elazığ ve Şanlıurfa’da okullar 1 günlüğüne tatil edildi. Peki, okullar yarın tatil mi?

    5 İLDE OKULLAR TATİL EDİLDİ

    Valilikler tarafından yapılan açıklama sonrasında Elazığ, Batman, Adıyaman, Malatya ve Şanlıurfa’da okullar bugün için 1 günlüğüne tatil edildi.

    YARIN OKULLAR TATİL Mİ?

    Malatya, Elazığ ve Şanlıurfa’da okulların bugün tatil edilmesinin ardından, 17 Ekim’de de tatil olup olmayacağı merak ediliyor.

    Okulların yarın tatil olup olmayacağıyla ilgili valilikler tarafından henüz bir açıklama yapılmadı.

  • Okullar 1.5 gün tatil olacak

    Okullar 1.5 gün tatil olacak

    Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre 28-29 Ekim tarihleri arasında MEB’e bağlı 81 ildeki okullarda 1.5 gün tatil ilan edildi. Yayınlanan özel gün ve haftalar kararına göre 28 Ekim Pazartesi yarım gün, 29 Ekim Salı günü Cumhuriyet Bayramı nedeniyle tam gün tatil edildi.

    MEB 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle 81 ildeki tüm okullarda 1.5 gün tatil ilan etti.

    Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan karara göre 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle 28 Ekim Pazartesi öğleden sonra yarım gün, 29 Ekim Salı günü ise tam gün tatil oldu. 81 ildeki Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı tüm okullarda alınan karar doğrultusunda öğrenciler ara tatilde olacak.

    28 Ekim tatil mi?
    Yayımlanan özel gün ve haftalar kararına göre 28 Ekim Pazartesi günü resmi tatil olduğu için yarım gün tatil ilan edildi. 29 Ekim Salı günü de Cumhuriyet Bayramı nedeniyle tatil olacak.

    29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedir?
    29 Ekim 1923’te Türkiye’de Cumhuriyet yönetimi ilan etmesi anısına her yıl 29 Ekim günü kutlanan millî bayramın ismi olarak ifade edilir. 1925 yılında çıkarılan bir yasa ile ulusal bayram olarak kutlanmaya başlanan günde resmi olarak kurumlarda tatil yapılır.

  • Diyarbakır’daki okullarda tarihi geçmiş 80 kilogram ete el konuldu

    Diyarbakır’daki okullarda tarihi geçmiş 80 kilogram ete el konuldu

    Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından iki okul yemekhanesinde yapılan gıda denetiminde, son kullanma tarihi geçmiş 80 kilogram tavuk etine el konuldu.

    Büyükşehir Belediyesi, öğrencilerin hijyenik ve sağlıklı gıda tüketmesi amacıyla çalışmalarına devam ediyor. Bu kapsamda Sağlık İşleri ve Zabıta Daire Başkanlıkları tarafından okul yemekhanelerine yönelik 10 gün boyunca denetim gerçekleştirildi. Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığına bağlı Gıda Denetim Ekibi ve Zabıta Dairesi Başkanlığı personellerince ortaklaşa yapılan denetimlerde, 2 okulda son kullanma tarihi geçmiş 80 kilogram tavuk etine el konuldu. Okul yönetimleri hakkında yasal işlem yapan ekipler, sağlığa zararlı etleri de imha etti.

    300 kg pirince el konuldu

    Öte yandan Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde kurulan Gıda Denetim Koordinasyonu da kent genelinde zincir marketlere yönelik denetim gerçekleştirdi. Son 2 haftada yapılan denetimlerde 300 kilogram bozulmuş pirince el konularak imha edildi.

    ‘Her türlü tedbiri alıyoruz’

    Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Vahap Saçaklı, konu öğrenci ve halk sağlığı olunca hiçbir fedakarlıktan kaçınmayarak çalışmalarını sonuna kadar sürdüreceklerini belirtti. Saçaklı, “Halk sağlığıyla oynayanları ifşa etmeye devam edeceğiz. Öğrencilerimizin sağlıklı gıdaya ulaşması için her türlü tedbiri alıyoruz. Okul kantinlerinde de denetimlerimiz sürüyor. Yurttaşlarımız gıda ile ilgili her türlü şikayetlerini ALO 153 ihbar hattına bildirebilir” dedi.

  • Okulların kapanacağı tarih belli oldu

    Okulların kapanacağı tarih belli oldu

    2024-2025 eğitim yılının ilk döneminde dersler devam ediyor. Yaklaşık 20 milyon öğrenci ile yüz binlerce öğretmen ise bir yandan yaz tatili tarihine odaklandı. Gelecek yıl okulların ne zaman kapanacağı ve yaklaşık 3 ay sürecek tatilin başlayacağı tarih merak konusu oldu.

    Eylül ayında tüm kademelerde başlayan eğitim öğretim tüm hızıyla sürüyor. Öğrenciler ilk ara tatili kasım ayında yapacak. İkinci ara tatil ise nisan ayında yapılacak. Öte yandan ocak ayında ise yarıyıl tatiline çıkılacak ve karneler alınacak.

    2025 YAZ TATİLİ NE ZAMAN BAŞLAYACAK?
    Yarıyıl tatili 20 Ocak 2025 Pazartesi başlayacak ve 31 Ocak 2025 Cuma sona erecek.

    İkinci dönem, 3 Şubat 2025 Pazartesi başlayacak ve 20 Haziran 2025 Cuma tamamlanacak.

    20 Haziran’dan sonra 3 ay sürecek yaz tatili başlayacak.

    2024-2025 ARA TATİL TAKVİMİ

    Birinci dönem ara tatili, 11-15 Kasım 2024’te yapılacak.

    İkinci dönem ara tatili 31 Mart 2025 Pazartesi başlayıp, 4 Nisan 2025 Cuma sona erecek.

  • Tekin: Etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedefliyoruz

    Tekin: Etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedefliyoruz

    Bakan Tekin, Avrasya Bir Vakfının Cumartesi Konferansları’nda yaptığı konuşmasında Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’yle toplumu ve ülkesini imar eden şahsiyetler yetiştirmeyi ahlaki bir sorumluluk olarak aldıklarını belirterek milli ve manevi değerlerimizi yücelten, koruyan, insani değerleri kucaklayan nesiller yetişmesini istediklerini dile getirdi.

    Avrasya Bir Vakfı’nda düzenlenen Cumartesi Konferansları’na katılan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, sunum eşliğinde Milli Eğitim Bakanlığının çalışmalarını anlattı.

    Türkiye’de 1 milyon 200 bine yakın öğretmen olduğunu, bunların yaklaşık 18 milyon civarında öğrenciye hizmet verdiğini belirten Tekin, bunun büyük bir rakam olduğunu, aileler ve yakınlar düşünüldüğünde 85 milyon vatandaşın tamamının eğitimle ilgili haberleri ve gelişmeleri yakın takip ettiğini söyledi.

    Tekin, görevdeki öğretmenlerin yaklaşık 800 bininin son 22 yılda atananlar olduğunu dile getirerek, “Bu yüzde 80’e yakın bir rakam yapıyor. Aynı şekilde yapılan dersliklerin sayısı yine bu 22 yılda 2 katından daha fazla artmış durumda. Aynı şekilde güçlendirme yapılan, yıkımı yapılan derslikleri de hesaba kattığımızda bu sayı yaklaşık 3 kata kadar, bu rakamın içerisinde özeller de var, çıkmış oluyor” diye konuştu.
    Yurt dışında ve yurt içindeki birçok akademik toplantıya katıldıklarını anlatan Tekin, öğretmenlerle de konuşarak Türkiye’deki müfredatla ilgili eleştirileri topladıklarını aktardı.

    Uluslararası raporlarda iki ana eleştiri olduğunu belirten Tekin, şöyle devam etti:

    Diyorlar ki, birincisi, ‘Sizin müfredatınız 1980, 1990 yıllarında dünyada yaygın olarak yaygın olarak kullanılan ve bilgiye erişmede sıkıntı yaşayan çocuklara tek bilgi kaynağı okuldaki dersler ve ders kitapları. Siz hala aynı mantıkla devam ediyorsunuz. Eğitim sisteminizi bu açıdan revize etmeniz gerekiyor.’ Bu Türkiye ile ilgili raporların hemen hemen hepsinde var. Diyorlar ki, ‘Dünyada eğitim öğretim sistematiği bilgi vermek değil. Bilgiyi beceriye dönüştürmek üzerine odaklandı. Bu mantık artık terk edildi.’ İkinci eleştiri ise ‘Siz zorunlu eğitim çağını, yani bu 18 yaşına kadar muhatap olduğumuz kitleye sanki hayatın ilerleyen kısımlarında hiç eğitim öğretim alma seçeneği yokmuş gibi her şeyi burada vermeye çalışıyorsunuz.’ Bilgi vermeye odaklandığımız, beceriye dönüştürmeyi düşünmediğimiz için çocuklara sadece ezber bilgileri veriyoruz. Sonra unutuyor, ne işe yaradığını bilmiyor. Eğitim sistemimiz işlevsiz hale geliyor. Gereğinden fazla bilgi vermeye çalışıyoruz çocuğumuza. Bunu yaptığımız zaman çocuk başarısız oluyor, pedagojik anlamda. Öğretmen de ‘Yetiştiremiyoruz bu müfredatı.’ diyor. Öğretmen başarısız. Müfredat yetişmediği için okul başarısız, eğitim sistemi başarısız. Peki niye kendimize bu işkenceyi yapıyoruz?

    Tekin, müfredatın revize edilmesi gerektiğine dair ellerinde çokça akademik çalışma biriktiğini vurgulayarak, çalışma yapmaya başladıklarını anlattı.

    ‘Etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedefliyoruz’
    Vatandaşın eğitim sisteminden beklentisinin Güney Kore’de, Fransa’da ve Singapur’daki bir vatandaşın beklentisinden farklı olduğunu dile getiren Tekin, şöyle konuştu:

    Bizim yaptığımız üçüncü şey müfredatla ilgili. Kendi milli manevi değerlerimizi, ülkeyi, toplumu, milleti bir arada tutacak temel asgari müştereklerdeki temel değerlerimizin müfredatın içerisine yedirilmesini arzu ettik. Bu anlamdaki verilerden beslenen hem de kendi değerlerimizi yansıtan, kendimize özgü bir model oldu ve adına da Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli dedik. Öğrenci profili tanımlaması yaptık. Dedik ki, nasıl bir öğrenci istiyoruz? Yetkin ve erdemli insanı önceleyen bir öğrenci profili. Beceri odaklı ve becerileri tetikleyici bir eğitim sistematiği. Gündelik hayatla bağlantı kurma, sadeleştirilmiş içerik, her bir çocuğun farklı bir birey olduğu mantığından hareketle farklılaştırılmış bir eğitim öğretim süreci inşa etmeye çalıştık.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, müfredatı yüzde 35 oranında sadeleştirdiklerini aktararak, ahlaklı, erdemli, milleti ve insanlık için iyiyi, doğruyu, faydalı ve güzel olanı yapmayı ideal edinmiş, eleştirel düşünebilen, sorgulayan, araştıran, medeniyete uyum sağlayan değil etkin olarak medeniyet kurucusu ve geliştiricisi bilge nesiller hedeflediklerini kaydetti.

    Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin temelinde insan olduğunu vurgulayan Tekin, şunları dile getirdi:
    Hedefimiz iyi insan yetiştirmek. İnsanı zihinsel, duygusal, bedensel, sosyal ve manevi gelişim yönleriyle bir bütün olarak ele aldık. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’yle toplumu ve ülkesini imar eden şahsiyetler yetiştirmeyi ahlaki bir sorumluluk olarak, Bakanlık olarak üstümüze aldık. Milli ve manevi değerlerimizi yücelten, koruyan, insani değerleri kucaklayan nesiller yetişmesini istedik. En sonunda da medeniyetimizin üzerine inşa edildiği temel kavramlar olan aklıselim, kalbiselim ve zevkiselim sahibi nesiller yetiştirmek için madde, mana, akıl, duygu, nefis, vicdan, insan toplum ve zaman mekan dengesini gözeten bir program oluşturmaya çaba sarf ettik.

  • Bülent Arınç, hangi vakıf üniversitesinin mütevelli heyeti başkanını eleştirdi?

    Bülent Arınç, hangi vakıf üniversitesinin mütevelli heyeti başkanını eleştirdi?

    Antalya Belek Üniversitesi’nin 2024-2025 akademik yılı açılış töreninde konuşan eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, yüksek öğretim sistemi hakkında çarpıcı bir özeleştiride bulunurken vakıf üniversitelerine dair de bir örnek üzerinden eleştiriler getirdi.

    Bülent Arınç’ın isim vermeden eleştirdiği mütevelli heyeti başkanı bakın kim çıktı?

    Kendisinin Başbakan Yardımcılığım zamanında da yeni üniversiteler kurulduğunu ve o zamanki iddianın “Türkiye’de bütün illerde bir üniversite açmak.” şeklinde olduğunu ve Hakkari, Şırnak, Iğdır gibi pek çok ilde üniversite açıldığını söyledi.

     

    O günkü hava içerisinde buna bir itiraz edemedikleri özeleştirisinde bulunan Arınç, şu çarpıcı tespitlerde bulundu:

    “Ama bu üniversitelerden biz ne kadar sonuç aldık? Öğretim üyesi, öğretim elemanları, öğrencinin akademik tecrübesi veya bilgisi ne oranda yerini buldu bundan çok emin değilim. Bu işin bir muhasebesinin yapılması lazım.”

    “Ayıptır”

    Vakıf Üniversiteleri konusunda bir takım çekinceleri olduğunu “Vakıf üniversiteleri de pıtrak gibi bitmeye başladı.” sözleri ile ifade eden Arınç, bir vakıf üniversitesinin mütevelli heyeti başkanını isim vermeden örnek göstererek çarpıklığı şu sözlerle dikkat çekti:

    “Bunların bir kısmı ticari amaçlarla kuruluyor. Öyle üniversite var ki başında olan zenginin her gün portreleri bir tarafları süslüyor. Kardeşim ben senin üniversiteni görmek istiyorum ya seni görmek istemiyorum. Sonda amacına ulaştı, bir yerden milletvekili oldu. Ayıptır. Filan üniversitenin akademik gücü, verdiği bilgi ve öğrencilerin kabiliyetleri, kapasiteleri.”

    Belek Üniversitesi’ne bir vizyoner üniversite olma yolunda başarılar dileyen Arınç, öğrenci sayısının 5 bin ile sınırlanması ve bir butik üniversite olarak yoluna devam etmesi tavsiyesinde bulundu.

  • BESYO tercih sonuçları açıklandı

    BESYO tercih sonuçları açıklandı

    BESYO tercih sonuçları için heyecanlı bekleyiş sona erdi ve sonuçlar açıklandı. BESYO alımı için ÖSYM tarafından alınan Spor Bilimleri İçin Özel Yetenek Sınavı (ÖZYES) tercihleri sonrasında, adaylar sonuçların açıklanacağı tarihi merakla bekliyordu. BESYO tercih sonuçları, ÖSYM’nin sonuç sorgulama adresi üzerinden sorgulanabilecek. BESYO kayıt işlemleri için tarihler de belli oldu.

    2024 BESYO tercih sonuçları açıklandı. Kariyer planlamalarını spor üzerine yapan adayların katılım sağladığı Spor Bilimleri İçin Özel Yetenek Sınavı’nın (ÖZYES) ardından tercih sonuçları duyurusu yapıldı. Tercih sonuçları göre kayıt işlemlerinin başlayacağı tarihlerde belli oldu. İşte 2024 BESYO tercih sonuçları sorgulama.

    2024 BESYO TERCİH SONUÇLARI AÇIKLANDI
    2024 Özel Yetenek Sınavı (ÖZYES) sonuçlarına göre yükseköğretim programlarına yerleştirme işlemleri tamamlanmıştır.

    Adaylar, yerleştirme sonuçlarına 11 Ekim 2024 tarihinde saat 10.00’dan itibaren ÖSYM’nin https://sonuc.osym.gov.tr adresinden T.C. kimlik numarası ve aday şifresiyle erişebilecek. Yerleştirme Sonuç Belgesi basılmayacak ve adayların adreslerine gönderilmeyecek.

    BESYO KAYITLARI NE ZAMAN?
    Yerleştirme sonuçlarına göre bir programa kayıt hakkı kazanan adayların kayıt işlemleri 15-21 Ekim 2024 tarihleri arasında yapılacaktır. Kayıt için adayların yerleştirildikleri yükseköğretim programının bağlı bulunduğu üniversiteye süresi içinde başvurmaları gerekmektedir.

    BESYO YERLEŞTİRMELERİ NASIL YAPILIR?
    Merkezi yerleştirmede adaylar, yükseköğretim programlarına; puanları, yükseköğretim programları ile ilgili tercihleri ve bu programların kontenjan ve koşulları göz önünde tutularak ÖSYM tarafından yerleştirileceklerdir.

    2024 yılında yapılacak merkezi yerleştirmede, 2024 yılı için hesaplanmış yerleştirme puanları kullanılacaktır.

    Adaylar Yerleştirme Puanlarına (YP) göre en yüksek puandan başlamak üzere en düşük puana doğru sıralanacaktır. En yüksek YP’e sahip adaydan başlayarak ve adayların tercih sırası esas alınarak yerleştirme işlemleri gerçekleştirilecektir.

    Öğretmenlik programları için TYT’de en düşük 800 bininci sırada olmak gerekmektedir (Ek puansız yerleştirme puanının başarı sırası dikkate alınır).

    Öğretmenlik programlarını tercih edecek adayların Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğini incelemelerinde yarar görülmektedir.

    Eşit puanlı adayların yerleştirilmesinde, TYT sınav puanı yüksek olana, eşitliğin devam etmesi halinde OBP’si yüksek olana öncelik verilecektir.

    Tüm kontenjan türleri için yerleştirmede öncelik sırası, kadın-erkek kontenjanları ayrı ayrı olmak üzere genel kontenjan, millî sporcu kontenjanı şeklinde olacaktır.

    Milli sporcu ve engelli aday kontenjanlarından ilk merkezi yerleştirmede boş kalan kontenjanlar, ek yerleştirme işlemlerinde genel kontenjana aktarılacaktır. Ek yerleştirme işlemlerinde genel kontenjanda kadın-erkek kontenjan ayrımı olmayacak.