Kategori: Gündem

  • Okulda mühtehcen şarkı sözleriyle 29 Ekim gösterisine soruşturma

    Okulda mühtehcen şarkı sözleriyle 29 Ekim gösterisine soruşturma

    İzmir’in Buca ilçesinde ilkokul öğrencilerinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamasında müstehcen sözlerin bulunduğu İngilizce şarkı ile dans gösterisi sosyal medyada büyük tepki topladı. İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü, konuya ilişkin soruşturma başlattı.

    Buca ilçesinde Vali Rahmi Bey İlkokulu 2. sınıf öğrencilerinin dans gösterisinde kullanılan İngilizce şarkı tepki topladı.

    İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamada, dans gösterisinde kullanılan şarkıda uygun olmayan sözlerin bulunduğuna dair haberlerin sosyal medya ve haber sitelerinde yer aldığı belirtildi.

    Konuyla ilgili okul idarecileri, tören komitesi ve öğretmen C.A. hakkında soruşturma başlatıldığı bildirildi.

  • Yusuf Tekin: ‘Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık

    Yusuf Tekin: ‘Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, CHP milletvekilleri tarafından Milli Eğitim Bakanlığı önünde yapılan oturma eylemine ilişkin, ”Biz mülakat yapacağımızı ifade ettiğimizde bunlar büyük bir heyecanla, torpil, kayırma ve benzeri beklentiler içerisine girdiler. Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık. Elleri avuçları boş kalınca arkadaşlarımızın duygularını istismar ediyorlar. Gerçekten yazık. Öğretmen arkadaşlarımızın duygularıyla, onurlarıyla, haysiyetleriyle oynamasınlar. Milletvekili olarak istenen randevulara kapım ardına açık. Ama parti içerisinde oynasınlar diye verilen oyuncak ünvanlarla benden randevu isterlerse, ona kapım kapalı” dedi.

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti grup toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    CHP milletvekilleri tarafından Milli Eğitim Bakanlığı önünde yapılan oturma eylemine ilişkin soru üzerine Tekin, şöyle konuştu:

    ”Niye eylem yapmışlar? Mülakatların nesiyle ilgili? Bir kere CHP’li veya başkaları, tavsiyem şu; öğretmen adayı arkadaşlarımızın duygularını istismar etmesinler. Biz mülakat yapacağımızı ifade ettiğimizde bunlar büyük bir heyecanla, torpil, kayırma ve benzeri beklentiler içerisine girdiler. Tek bir torpil, kayırma olmaksızın mülakatları tamamladık. Elleri avuçları boş kalınca arkadaşlarımızın duygularını istismar ediyorlar. Gerçekten yazık. Öğretmen arkadaşlarımızın duygularıyla, onurlarıyla, haysiyetleriyle oynamasınlar. Öğretmen arkadaşlarımızın torpil yapıldığına dair tek bir düşüncesi varsa gerekli itiraz sürecini yürütsünler. Gerekeni yaparız. Kimsenin eylem yapmasına gerek yok. Ellerinde malzeme olmayan insanlar, başkalarının duygularıyla oynuyorlar. Ahlaki açıdan problemli bir yaklaşım.’’

    “Verdikleri unvanlar, parti içi unvanlar. Benden o unvanla randevu isteyen kişiye randevu vermeyeceğimi söyledim”

    Bakan Tekin, kendisinden randevu istenmesi durumunda CHP’li milletvekilleriyle görüşüp görüşmeyeceği sorusuna şöyle yanıt verdi:

    ”Ben daha önce de söyledim, parti içerisinde birilerine oynasın diye verilen makamlar, koltuklar… Parti içerisinde oyuncak yapsınlar, orada oynasınlar. Partinin dışında oyuncakların şarjı bitiyor. Oynanmıyor onlarla. Bizden randevu istiyorlarsa milletvekili olarak randevu istesinler. Oradaki oyuncaklarıyla gelip, başkalarının duygularıyla oynamasınlar. Verdikleri unvanlar, parti içi unvanlar. Benden o unvanla randevu isteyen kişiye randevu vermeyeceğimi söyledim. Ama ben demokrasi, siyaset bilimi çalışmış bir insanım. Yasamanın, milletvekillerinin bu anlamda önemine gerçekten dikkat çeken bir akademisyenim. Milletvekili olarak istenen randevulara kapım ardına kadar açık. Ama parti içerisinde oynasınlar diye verilen oyuncak unvanlarla benden randevu isterlerse, ona kapım kapalı.”

  • CHP’den mülakata karşı MEB önünde oturma eylemi

    CHP’den mülakata karşı MEB önünde oturma eylemi

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş başkanlığındaki CHP heyeti, öğretmen atamalarındaki mülakat skandalına dikkati çekmek için Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi başlattı. Özçağdaş, “Sabaha kadar bir uyarı için oturma eylemi gerçekleştireceğiz. Sabah Sayın Bakan’a istifası için bir belge sunacağım. Ardından da Ankara Adliyesi’ne giderek Bakan’la ilgili görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunacağız” dedi.

    CHP Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu milletvekilleri ve Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı önünde oturma eylemi başlattı. Öğretmen atamalarında yaşanan mülakat skandalına dikkati çekmek için başlatılan eyleme, çevredeki yurttaşlar ile akademisyenler, eğitim uzmanları, eğitim sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri destek verdi.

    Bakanlık önünde basın açıklaması yapan Özçağdaş, şunları söyledi:

    “Bugün 29 Ekim. Cumhuriyetimizin 101’inci yılı. Ülkenin dört bir yanında Cumhuriyetimizi coşkuyla kutladık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu bu Cumhuriyet 101’inci yılına ulaştı. İlelebet devam etmesi için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Geçtiğimiz hafta içerisinde terör olayında şehitlerimiz oldu. Ankara’da yurttaşlarımızı kaybettik. Ondan önceki dönemlerde kadınlarımız, çocuklarımız, gençlerimiz, can dostlarımız Türkiye’nin dört bir yanında şiddet olaylarının ardı arkası gelmedi. Ancak İstanbul’da Cumhuriyet Halk Partisi olarak buna itiraz ettik. ‘Korkmuyoruz’ dedik. ‘Bu Cumhuriyet aziz şehitlerimizin kanlarıyla, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının ferasetleriyle kuruldu’ dedik ve bugün büyük bir coşkuyla Cumhuriyeti kutladık. Bugün saat 22.00’de buradayız. Çünkü mülakatların sonuçları saat 22.00’de açıklandı. O yüzden bu saatte buradayız. Milli Eğitim Bakanlığı’nın önündeyiz. Çünkü gençlere bunları yaşatanlar işte bu bakanlıkta, bu binada, bu haksızlığı üretmeye devam ediyorlar. O yüzden Milli Eğitim Bakanlığı’nın önündeyiz.

    ‘Bir ülke Cumhurbaşkanı’na güvenemeyecekse kime güvenecek?’

    Kamuoyunun gözü önünde büyük bir zulüm gerçekleşiyor. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 11 Nisan 2023’te ‘mülakatları kaldırıyoruz’ dedi. 12 Mayıs 2023’te dönemin Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e ‘gerçekten mi?’ diye sorulduğunda, ‘Evet artık KPSS’yle alacağız’ dendi. AKP iktidar olduğunda 68 bin olan atanmayan öğretmen sayısı bir milyona ulaşmıştı ve Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçim öncesinde gençlere, genç öğretmenlere en büyük vaatlerinden birisi buydu. Yurttaşlarımız güvendiler. Sonuçta siyasilerin verdikleri söze güvenmek durumundaydılar ama seçimlerden sonra hiçbir şey olmamış gibi Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ‘mülakatları yapacağız’ dedi ve ‘mülakatları eskisi gibi yapmayacağız, mülakatları, mülakat gibi yapacağız’ dedi. Şimdi ben buradan öncelikle Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a Sadece 11 Nisan 2023’teki sözünü hatırlatmıyorum. 1 Nisan 2023’te ‘Biz verdiği sözü göreve gelince unutanlardan, sandık ufukta görününce vaat bohçasını açıp seçim sonrası üzerine yatanlardan değiliz. Biz sözüne, kavline sadık, vaatlerinin arkasında duran Cumhur İttifakıyız. Milletimizin beklentilerini boşa çıkarmamakta kararlıyız’ demiş. Bir ülke Cumhurbaşkanı’na güvenemeyecekse kime güvenecek? Sayfa 345’te seçim vaadiniz duruyor. Siz bu ülkenin genç öğretmenlerine mülakatı kaldırdığınızı söylediniz. Yetmedi bakanınız söyledi. ‘Biz mülakatları mülakat gibi yapacağız’ dediniz. Bu ne demek? ‘Biz 22 yıldır yanlış işler yaptık. 22 yıldır partizanca davrandık. Şimdi böyle yapmayacağız’ Bu bir itiraftır.

    ‘Hemşehrilik duygusuyla, sempatiyle bazı mülakat heyetleri çok yüksek puanlar verdiler’

    Mülakatlar için tedbirler aldıklarını söyledi Sayın Bakan. Kameralar kuracaklarmış. Öğretmenlere kodlar vereceklermiş. Hiç kimse kimsenin kim olduğunu bilmeyecekmiş. Görüşmeler kayıt altına alınacakmış. Sorular kurayla çekilecekmiş. Sözlü sınav bittiği anda puanlar verilecekmiş ve asla değiştirilmeyecekmiş. Ne oldu peki böyle mi oldu? Mülakatlar böyle olmadı. Biz Sayın Bakan’a aylarca seslendik. Danıştay’da sendikalarla birlikte bunun iptali için dava açtık. Sayın Bakan’a şunu söyledik, ‘Siz çok iyi niyetli bile olsanız, mülakatları mülakat gibi yapsanız, Türkiye’nin dört bir yanında farklı mülakat heyetleri, farklı kişileri gördüklerinden görüşmece etkisi devreye girer ve ülke çapında böyle bir mülakat hakkaniyetle yapılamaz dedik. Tam da böyle oldu. Türkiye’nin bazı illerinde kimi hemşehrilik duygusuyla -hadi partizanca, torpil, ayrımcılık demeyelim- hemşehrilik duygusuyla, sempatiyle bazı mülakat heyetleri çok yüksek puanlar verdiler. Her şey ortada. Bazı iller beş puan, altı puan, yedi puan, fazladan puanlar verdiler. Peki ne oldu? Kırk beşinci sıradakiler iki yüzlere gitti. Seksenlerdekiler yüz yetmişlere, yüz doksanlara gitti. Bu adaletsizlik değil midir, bu zulüm değil midir?

    ‘Mülakat nesnel bir ölçme değerlendirme aracı olamaz ülke çapında uygulandığında’

    Sayın Bakan arada bir skandal yaşandı. Mülakat sonuçları ilan edildi. Bir saat on beş dakika. İki gün boyunca dut yemiş bülbül gibi konuşmadı. ‘Sayın Bakan bu nedir?’ dediler. ‘Konumuz basketbol’ dedi. On binlerce öğretmenle alay ettiler. Sonra her zamanki gibi Sayın Bakan’ın suçlu olmadığı bilgi işlem dairesinde birisinin suçlu olduğu anlaşıldı. Konu kapandı. Peki sonra ne oldu? Mülakat sonuçları açıklandı. Mülakat açıklandı ama çok ilginç bir şey oldu. Sıralamalar açıklanmadı. Ben buradan Sayın Yusuf Tekin’e soruyorum. Neden korkuyorsun? Bir sınavda asıl açıklaman gereken sıralama değil mi? Neden sıralamayı açıklamıyorsun? Neden korkuyorsun? Toplumda büyük intihal yaratacağını biliyorsun çünkü. Yaptığınız adaletsizliklerin sonucunun herkes tarafından görüleceğini biliyorsunuz çünkü. Mülakat nesnel bir ölçme değerlendirme aracı olamaz ülke çapında uygulandığında. Kimi mülakat grupları notu kıt olur, kimi mülakat grupları notu bol olur. Sonuç aylarca, yıllarca çalışmış olan gözü yaşlı öğretmenlere olur.

    ”İntihar edeceğim’ diyen öğretmenleri duyuyor musun?’

    Buradan Sayın Bakan’a sesleniyorum. Sosyal medyayı takip ediyor musunuz? Adalet ve Kalkınma Partisi’nin paylaşımlarını retweet ettiğinizi görüyorum. Onu takip ediyorsun. ‘İntihar edeceğim’ diyen öğretmenleri duyuyor musun? ‘Deprem bölgesinde sabaha kadar çalıştım. Ben bu notu hak ettim. Benim elimde notlar yuvarlandı. Başka illerde bol kepçeyle verildi. Benim Ne günahın vardı’ diyen öğretmenleri duyuyor musun? Siz nasıl zalim insanlarsınız? Söz verdiğiniz halde sözünüzü tutmayan nasıl riyakar insanlarsınız? Ben buradan sayın Bakan’a sesleniyorum, mülakat zulmünü durdurun.

    ‘Sabaha kadar bir uyarı için oturma eylemi gerçekleştireceğiz’

    Bugün Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleriyle beraber, genel başkan yardımcılarımız, parti meclisi üyelerimiz, sendika temsilcilerimiz sağ olsunlar buradalar. Ankara İl Örgütümüz, İl Başkanımız burada. Parti meclisi üyelerimiz burada. Sabaha kadar bir uyarı için oturma eylemi gerçekleştireceğiz. Sabah saatlerinde Sayın Bakan’a istifası için bir belge sunacağım. Ardından da Ankara Adliyesi’ne giderek Sayın Bakan’la ilgili görevi kötüye kullanmaktan suç duyurusunda bulunacağız.

    ‘Öğretmenlerimizi KPSS sonuçlarıyla atayın’

    Buradan Sayın Cumhurbaşkanı’na kendi sözünü yeniden hatırlatıyorum. Mülakat meselesi diyelim ki kötü niyetli olmasa bile tamamıyla büyük bir zulüm haline dönüşmüştür. Büyük bir haksızlıktır. Aylarca yıllarca çalışan öğretmenlerimizin haklarına girilmiştir. Bu çılgınlıktan vazgeçin. Seçim öncesi sözünüzü tutun. Öğretmenlerimizi KPSS sonuçlarıyla atayın. Sabaha kadar buradayız. Sayın Yusuf Tekin’e sesleniyorum. Buraya gelirken bir sergi koymuşlar. Sanatı sevmenizden gerçekten mutlu oldum. Zira bir önceki Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı sanatın içine tükürmekte, Cumhurbaşkanınız da ‘ucube’ deyip heykel yıktırmaktaydı. Dolayısıyla sanat alanındaki gelişmelerinizin, eğitimde sanat, sanatın eğitimi konularına da yansımasını beklerim. Kapıda yiyecek malzemeler koyduğunuzu gördüm. Siz bir önceki Bakan, Mahmut Özer’in okul öncesindeki çocuklara verdiği bir öğün yemeği kaldırmış bir Bakan’sınız. Bu yemekleri bize vermeyin. Bu içecekleri bize vermeyin. Deprem bölgesinde, diğer illerde yoksulluk çeken öğrencilere verin.

    ‘542 gündür okullara öğretmen atayamamış bir iktidarsınız’

    Bir okulu temizlemeyi başaramayanlara, Milli Eğitimin bütçesini istenildiği şekilde arttıramayanlara, ‘öğretmenlere zulüm yapmayın’ diyorum. Son olarak şunu söyleyeyim. 20 bin öğretmen atamasından bahsediyoruz. Bir önceki yıl emekli olan öğretmen sayısı 23 bin 670. Siz emekli öğretmen kadar bile öğretmen atayamamış bir iktidarsınız. 542 gündür okullara öğretmen atayamamış bir iktidarsınız. Bakanın Eylül başındaki açıklamasına göre geçen yıl 60 bin açık varmış. Yine bir açıklamasına göre yüzde 95 tamammış. Yani 48 bin açık var. Eğer 23 bin 670 öğretmen bu sayıya dahil değilse 83 bin 670 öğretmen açığı var. 20 bin öğretmen ataması nedir? Üstelik bunu da yapamadınız.

    ’85 bin ücretli öğretmeni köle düzenine hapsettiniz’

    Bugün 29 Ekim’deyiz. 2 Eylül’de okullar açıldı. Geçen yıla göre, 23 bin 670 öğretmen eksik olduğuna göre bu kadar okulda dersler yapılamıyor demektir. 85 bin ücretli öğretmeni köle düzenine hapsettiniz. Başka bir sektörde yapılsa vergi memurlarıyla, iş müfettişleriyle baskın yaparsınız. Asgari ücretin altında insan çalıştırıyorsunuz. 8 bin liraya temizlikçi almaya çalıştınız. Bir zulüm iktidarısınız. Buradan Sayın Bakan’ı uyarıyorum. Yarın kendisiyle ilgili suç duyurusunda da bulunacağız. Sayın Cumhurbaşkanına çağrıda bulunuyorum. Bu mülakatta verdiğiniz sözleri tutun. Bunlar olmazsa yine burada olacağız. Bu olana kadar burada olacağız. Bu öğretmenlere yaptığınız zulmün yanınıza kar kalmaması için her koşulda, her gün, her saat bununla ilgili mücadele etmeye devam edeceğiz.”

    Saat 22.00’de başlayan eylem, sabah 09.00’da sona erecek. Oturma eyleminin ardından Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin hakkında suç duyurusunda bulunulacak.

  • Eğitim İş’ten MESEM uygulamasına tepki

    Eğitim İş’ten MESEM uygulamasına tepki

    Eğitim İş Sendikası, son dönemde Milli Eğitim Bakanlığı’nın Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) bünyesinde çalışan 10 çocuk işçinin hayatını kaybetmesine tepki gösterdi.

    Eğitim İş Sendikası’ndan yapılan yazılı açıklamada, son dönemde MESEM kapsamında çalışan 10 çocuk işçini kötü koşullar nedeniyle hayatını kaybettiği ifade edildi. Sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulacağı bildirilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

    ”Daha 14 yaşındaki Muammer Samet Karaoluk’un Manisa’da çalıştığı plastik doğrama atölyesinde av tüfeğiyle kazara vurulup hayatını kaybetmesi, Türkiye’de çocuk işçiliği sorununun ne kadar derin ve acil bir mesele olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Eğitim alması, güvenle büyümesi gereken bir çocuk, gece saat 23.30’da bir iş yerinde, risk dolu bir çalışma ortamında hayatını kaybetmiştir. Çocuklarımız, MESEM gibi projeler aracılığıyla, denetimsiz ve güvenliksiz koşullarda çalışma yaşamına dahil edilmekte; yaşamları patronların insafına teslim edilmektedir. Eğitim-İş olarak, bu acı olayın sorumluları hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı duyururuz.

    ”Çocuk işçiliğini destekleyen bu uygulamalar, çocukların yaşam hakkını tehlikeye atmaktadır”

    MESEM sistemi, çocukların eğitim hakkını ve güvenliğini hiçe sayarak, iş yerlerine ucuz iş gücü sağlamaktan başka bir amaca hizmet etmemektedir. MEB’e istatistiklerine göre 385 bin 956 çocuğun MESEM’ler üzerinden işyerlerine yerleştirildiği ve bu çocuklardan 10’unun hayatını kaybettiği göz önüne alındığında, ortaya çıkan tablo kabul edilemez bir boyuttadır. Bu çocukların çalışma koşulları denetimden uzak; çoğu uzun saatler çalıştırılmakta, düşük ücretlerle sömürülmekte ve gerekli güvenlik tedbirleri alınmadan iş yerlerine gönderilmektedir. Çocuk işçiliğini destekleyen bu uygulamalar, çocukların yaşam hakkını tehlikeye atmakta ve eğitim kurumlarının sorumluluk alanını ihlal etmektedir.

    ”Kamu kaynakları, çocukların geleceği yerine sermayenin hizmetine sunulmaktadır”

    Her çocuk, güvenli ve sağlıklı bir ortamda eğitim görme hakkına sahiptir. MESEM gibi projeler, eğitimden çok sömürüye dayalı bir sistemi teşvik etmekte, kamu kaynakları ise çocukların geleceği yerine sermayenin hizmetine sunulmaktadır. Bu düzenin sorumlusu olan Milli Eğitim Bakanlığı, çocuk işçiliğini önlemek bir yana, bu sistemi çocuk işçiliğine dönüşen bir yapıya çevirmiştir. MEB, çocuklarımızın güvenliğini ve eğitim hakkını öncelemekle yükümlüdür; fakat bugünkü durumda tam tersi bir uygulama görmekteyiz.”

  • Öğretmenlik mülakat sonuçlarının duyurulacağı saat açıklandı

    Öğretmenlik mülakat sonuçlarının duyurulacağı saat açıklandı

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin sosyal medya hesabından sözleşmeli öğretmenlik mülakat saatini 22.00 olarak duyurdu. Adaylar mülakat sonuçlarını 22.00 itibari ile e-Devlet sistemi üzerinden öğrenebilecek.

    Milli Eğitim Bakanlığı sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçlarının saat 22.00 itibari ile açıklanacağını belirtti.

    Sosyal medya hesabından açıklama yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ”20 ilimizde 245 komisyonumuz tarafından gerçekleştirilen sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçları saat 22:00’de açıklanacak! Atama tercihleri, 14 Kasım’da başlayacak ve 20 Kasım 2024 saat 16.00’ya kadar sürecektir. Sonuçlar 23 Kasım 2024 tarihinde açıklanacak; atama kararnameleri, yasal sürecin tamamlanması ve öğretmenlerimizin görevlerine başlatılması için illere gönderilecektir. Sonuçların değerli öğretmen adaylarımıza, ailelerine ve eğitim camiamıza hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

    Sözleşmeli öğretmenlik atama tercihi nasıl yapılır?
    Sözleşmeli öğretmenlik alımı kapsamında 2 Temmuz – 10 Ağustos 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilen sözlü sınav süreci yönetmelik değişikliğinden kaynaklı dava süreci nedeniyle açıklanmamıştı. Öğretmenlik mülakat sonuçları 25 Ekim (bu akşam) saat 22.00’da açıklanacak. İtirazlar ise 28 Ekim – 1 Kasım tarihlerinde alınarak 11 Kasımda karara bağlanacak. Sonuçları öğrenmek isteyen adaylar turkiye.gov.tr sitesi üzerinden görebilecek. Tercihler ise 14 – 20 Kasım tarihleri arasında yapılacak. Sonuçlar 23 Kasımda açıklanacak.

  • MEB’den 20 bin sözleşmeli öğretmen alımına ilişkin açıklama

    MEB’den 20 bin sözleşmeli öğretmen alımına ilişkin açıklama

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 20 bin sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçlarının bugün saat 22.00’de açıklanacağını duyurdu. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Yönetmelik’e açılan davaların tamamına ilişkin yürütmeyi durdurma taleplerinin ‘oy birliği ile reddine dair son kararın Bakanlığa ulaştığını, Danıştay’ın esasa ilişkin kararı beklenmeden sözlü sınav sonuçlarının açıklanmasına karar verildiğini bildirdi.

    Milli Eğitim Bakanlığı, tarafından yapılan yazılı açıklamada, Yönetmelik’e açılan davaların tamamına ilişkin yürütmeyi durdurma taleplerinin ‘oy birliği ile reddi’ne dair son kararın Bakanlığa ulaştığı kaydedildi.

    Açıklamada, “Danıştay ilgili dairesince oy birliği ile verilen ret kararları, yapılan değişikliğin üst normlara uygunluğunu ve alınan tedbirlerin adayların lehine sonuç doğuracak düzenlemeler olduğunu ortaya koymuştur. Bakanlığımızca yapılan değerlendirme neticesinde adayların bir an önce maarif ailemize katılarak öğrencilerimizle buluşmalarını sağlamak gayesiyle Danıştay’ın esasa ilişkin kararı beklenmeden sözlü sınav sonuçlarının açıklanmasına karar verilmiştir” denildi.

    Bu kapsamda adaylar, sözlü sınav sonuçlarını ve KPSS puanının yüzde 50’si ile sözlü sınav puanının yüzde 50’si alınarak elde edilen sözlü sınav başarı puanlarını, bireysel şifreleriyle e-Devlet üzerinden bugün saat 22.00 itibarıyla öğrenebilecek.

    Adaylar, sözlü sınav sonuçlarına yönelik itirazlarını dilekçe yoluyla 28 Ekim – 1 Kasım 2024 tarihleri arasında bulundukları il veya ilçe milli eğitim müdürlüklerine başvurarak yapabilecek ve sonuçlara ilişkin itirazlar, sözlü sınav komisyonlarınca değerlendirilerek 11 Kasım 2024 tarihinde sonuçlandırılacak. Değerlendirme sonuçları, ilgililere sözlü sınavın yapıldığı il milli eğitim müdürlüğünce yazılı olarak bildirilecek.

    Atama tercihleri, 14 Kasım’da başlayacak ve 20 Kasım 2024 saat 16.00’ya kadar sürecek. Sonuçlar 23 Kasım 2024 tarihinde açıklanacak; atama kararnameleri, yasal sürecin tamamlanması ve öğretmenlerimizin görevlerine başlatılması için illere gönderilecek.

  • Karşıyaka’da okullarda afet bilincini artırmaya yönelik farkındalık eğitimleri başladı

    Karşıyaka’da okullarda afet bilincini artırmaya yönelik farkındalık eğitimleri başladı

    Karşıyaka Belediyesi, afet bilincini artırmak amacıyla okullara yönelik farkındalık eğitimlerine başladı. Çiğli Fen Lisesi ve Fevzipaşa Ortaokulu’nun ardından Mehmet Ali Lahur Lisesi öğrencileri, Afet Eğitim Merkezi’nde konuk edildi. Başkan Yıldız Ünsal, “Çocuk ve gençleri afet bilinciyle geleceğe hazırlamak için ilçemizdeki tüm okulları merkezimize bekliyoruz” dedi.

    Karşıyaka’yı ve vatandaşları olası afetlere karşı hazırlıklı hale getirmek için çalışmalarını sürdüren Karşıyaka Belediyesi, Örnekköy Şantiye Tesisleri içerisinde bulunan Afet Eğitim Merkezi’nde okullara yönelik farkındalık eğitimlerine başladı. Çiğli Fen Lisesi ve Fevzipaşa Ortaokulu’nun ardından Mehmet Ali Lahur Lisesi öğrencileri merkezde konuk edildi. Yüzlerce öğrenciye; deprem, yangın ve sel gibi olası doğal afetlere karşı hayati bilgiler aktarıldı.

    11 istasyonda uygulamalı eğitim

    Farkındalık eğitimleri, 11 ayrı istasyondan oluşan interaktif bir parkurda gerçekleştiriliyor. Öğrenciler; Simülasyon Tırı, Enkaz Koridoru, Sel ve Heyelan Simülasyonu, Fay Kırığı Simülasyonu, Bina Sallantı Simülasyonu, Zemin Sıvılaşma Simülasyonu, Tsunami Simülasyonu, Yangın Söndürme Simülasyonu, Duman Kaçış Koridoru Simülasyonu, İlk Yardım Uygulama İstasyonu ve Arama Kurtarma Aracı İstasyonu başlıklı eğitim istasyonlarında, gerçekçi afet senaryolarıyla karşı karşıya kalıyor. Bu interaktif eğitimlerde, öğrenciler sadece teorik bilgi edinmekle kalmayıp, uygulamalı bir şekilde afet durumlarına hazırlık yapmayı öğreniyor. 70 dakikalık eğitim programına katılmak isteyen okullar, Karşıyaka Belediyesi’ne resmi yazı sunarak kayıt yaptırabiliyor.

    “Çocuklarımızın afetlerle başa çıkma yeteneklerini geliştirmeyi amaçlıyoruz”

    Afet farkındalık eğitim programı ile her okula ulaşmayı hedeflediklerini belirten Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal, “Karşıyaka Belediyesi olarak, okullara yönelik farkındalık eğitimleriyle, çocuklarımızın afetlerle başa çıkma yeteneklerini geliştirmeyi amaçlıyoruz. Eğitim merkezimizde sunduğumuz simülasyonlar ile öğrencilere olası bir afet durumunda doğru adımlar atmayı öğretiyoruz. Gençlerimizi bu bilinçle yetiştirmek, daha güvenli bir gelecek için atılacak en önemli adımlardan biri. Bu anlayışla, ilçemizdeki tüm okulları merkezimize bekliyoruz” diye konuştu.

  • Şehit ve gazi çocuğu 18 bin 522 öğrenciye eğitim-öğretim yardımı başladı

    Şehit ve gazi çocuğu 18 bin 522 öğrenciye eğitim-öğretim yardımı başladı

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, şehit ve gazi çocuğu olan 18 bin 522 öğrenciye toplamda 351,6 milyon lira eğitim-öğretim yardımı ödemeye başladıklarını bildirdi.

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın sosyal medya hesabından paylaştığı bilgiye göre, ilköğretim öğrencilerine 13 bin 616 lira, ortaöğretim öğrencilerine 20 bin 425 lira, yükseköğretim öğrencilerine ise 27 bin 233 lira olmak üzere 18 bin 522 öğrenciye toplamda 351,6 milyon lira eğitim-öğretim yardımı ödenecek.

     

    Işıkhan, “Aziz şehitlerimizin bizlere emaneti olan çocukları ile harp-vazife malullerimize ve çocuklarına 2024-2025 eğitim öğretim yardımını bugün ödemeye başladık” açıklamasında bulunarak, vatandaşların eğitim-öğretim yardımı ödemesini e.sgk.gov.tr internet adresinden sorgulayabileceklerini bildirdi.

  • 14. Antalya Kitap Fuarı “İnsan Olmak” temasıyla kapılarını açtı

    14. Antalya Kitap Fuarı “İnsan Olmak” temasıyla kapılarını açtı

    Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl “İnsan Olmak” temasıyla 14’üncüsü düzenlenen Antalya Kitap Fuarı kapılarını açtı. Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Özdemir, 271 yazar, 225 ulusal ve uluslararası yayınevi ile yerel yazarlara ev sahipliği yapan fuarın, söyleşi ve imza günleriyle Antalyalılara kitap dolu 10 gün yaşatacağını söyledi.

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde bu yıl 25 Ekim ile 3 Kasım 2024 tarihleri arasında düzenlenen 14. Antalya Kitap Fuarı törenle açıldı. Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen törene, Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Özdemir, CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı, Prof. Dr. İlber Ortaylı, ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri, yazarlar, sivil toplum temsilcileri, muhtarlar, yayınevlerinin temsilcileri, çok sayıda öğrenci, kitapsever ve vatandaş katıldı.

    Antalya Valisi Hulusi Şahin, açılışta yaptığı konuşmada fuarın onur konuğu Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın üniversitede Türk İdare Tarihi dersinde hocası olduğunu aktardı. Ortaylı’nın kendilerine “İyi bir idareci mutlaka iyi bir okur olmalıdır” dediğini hatırlatan Şahin, “Gerçekten iyi bir entelektüel iyi bir idareci olur, iyi bir doktor olur, iyi bir mühendis olur, iyi bir öğretmen olur. Ne olursanız olun iyi bir okur olmanız lazım. İşte bu kitap fuarı bu işe yarar. Ben Büyükşehir Belediye’mizi Kitap Fuarı’nı 14 yıldır büyük bir emekle buralara taşıdığı için tebrik ederim. Ellerinize sağlık, devamı daha fazla gelişerek gelmeli, büyümeli diyorum” dedi.

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Özdemir de 14 yıldan bu yana, pandemi döneminde de devam eden Antalya Kitap Fuarı’nı bir kez daha kitapseverlerle buluşturuyor olmanın mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi. Özdemir, her yıl daha fazla ziyaretçi ağırlayan fuarın geçen yıl 1 milyon 11 bin 176 ziyaretçi sayısı ile kapılarını kapattığını hatırlattı. 14. Antalya Kitap Fuarı’nın 271 yazar, 225 ulusal ve uluslararası yayınevi ile Antalyalı yerel yazarlara ev sahipliği yapacağını kaydeden Büşra Özdemir, şu bilgileri verdi:

    “Onur konuğumuz İlker Başbuğ başta olmak üzere birbirinden değerli yazarlarımızın düzenleyeceği söyleşi ve imza günleri ile Antalya’mız kitap dolu 10 gün yaşayacak. Her yıl farklı bir tema ile düzenlenen fuarımızın bu yılki teması da ‘İnsan Olmak.’ Her gün yaşadığımız olaylar, duyduğumuz ve izlediğimiz haberlerle insan olmayı sorgular hale geldiğimiz bir dönemde fuarımızın bu temayla düzenleniyor olmasının son derece anlamlı olduğunu düşünüyoruz.”

    Prof. Dr. İlber Ortaylı ise fuarı Antalya için bir ilerleme olarak gördüğünü belirterek, “Bundan sonraki kademe devamlı tiyatro salonları opera ve orkestradır. Bu memleketin en büyük zenginliği turizm değildir, önce tarihidir. Arkadan coğrafyasıdır. Gençlerimize bu şuuru kitaplar verir. Edebiyat okuduğunuz taktirde kitapları sessiz bile okusanız en azından şu gençliğimize musallat olan kötü artikülasyonlu kötü Türkçe ortadan kalkar” diye konuştu.

    Açılış konuşmalarının ardından protokol üyeleri, 14. Antalya Kitap Fuarı’nın açılış kurdelasını keserek; stantları ziyaret etti, kitapseverlerle bir araya geldi.

    Fuarda, Prof. Dr. İlber Ortaylı, İsmail Küçükkaya, İclal Aydın, Ümit Özdağ, Gani Müjde, Tuna Kiremitci, Doktor Dilek Kaya İmamoğlu, Barış Terkoğlu, Timur Soykan, Saygı Öztürk, Hidayet Karakuş, Erol Mütercimler, İnci Aral, Kemal Varol, Enver Aysever, Ahmet Telli gibi değerli yazarlar Antalyalı kitapseverler ile buluşacak. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in de iki kitabını okurları için imzalayacağı fuar, sabah 10.00 ile akşam 20.00 saatleri arasında açık olacak. İlçe belediyelerin de katkılarıyla 19 ilçeden öğrencilerin fuarı ziyaret etmesi sağlanacak.

  • Okulda cinayet! Arkadaşını vurdu

    Okulda cinayet! Arkadaşını vurdu

    Karaman’da bir lise öğrencisi aynı okulda okuyan arkadaşını tabancayla vurarak öldürdü.

    Karaman’da bir lise öğrencisi okula tabanca götürdü ve arkadaşını tabancayla vurdu.

    17 yaşındaki genç okulda vurularak öldürüldü

    Urgan Mahallesi’nde bulunun Karaman Hakkı Teke Spor Lisesi’nde bir cinayet işlendi. 11. sınıf öğrencisi oldukları öğrenilen A.G. (17) ile Mehmet Eren Parlak (17), okulun yerleşkesi içerisindeki spor salonunda bulundukları sırada tartışmaya başladı.

    Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine A.G., okula çantasında getirdiği tabanca ile öğretmen ve diğer öğrencilerin gözü önünde Mehmet Eren Parlak’a 3 el ateş ederek göğsünden ve elinden vurdu. Kanlar içinde yere yığılan Parlak ağır yaralandı. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Sağlık ekiplerinin olay yerindeki müdahalesi sonrasında yaralı genç ambulansla Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Mehmet Eren Parlak, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

    Öğrenci gözaltına alındı

    Olaydan sonra polis tarafından tabanca ile birlikte gözaltına alınan A.G., hastanede sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Olay yeri inceleme ekibi ise olayın yaşandığı spor salonu içerisinde çalışma yaptı. Olayın duyulmasının ardından İl Emniyet Müdürü Mehmet Turhan ile İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çalışkan da okula gelerek bilgi aldı.

    Öğrenci arkadaşı tarafından öldürülen Mehmet Eren Parlak’ın Karaman Sevgi Evlerinde kaldığı öğrenildi.