Kategori: Mevzuat

  • Sendikalar, Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifini MEB önünde protesto etti

    Sendikalar, Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifini MEB önünde protesto etti

    Eğitim Sendikaları, Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi’nin TBMM’de görüşülmeye başlanmasını Milli Eğitim Bakanlığı önüne siyah çelenk bırakarak protesto etti. Meclis’e yürümek isteyen eğitimcilerin TBMM Çankaya Kapısı’nın kapısının karşısında bulunan Türkiye Belediyeler Birliği’ne kadar yürümesine izin verildi. Burada basın açıklaması yapan Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, “Öğretmene ‘gerektiğinde seni akademiden atarım’ diyen bu kanun, iktidarın mülakatla yapamadığını kanun yoluyla gerçekleştirme planıdır” dedi.

    Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi’nin Meclis’te görüşülmeye başlanmasını protesto eden Eğitim-İş, Eğitim-Sen, Hürriyetçi Eğitim Sen, Anadolu Eğitim-Sen, Teç-Sen ve Öğretmen Sendikası üyeleri ve yöneticileri, Milli Eğitim Bakanlığı önünde protesto etti, siyah çelenk bıraktı. Eğitimciler, “Öğretmen düşmanı ÖMK’ye hayır, eşit işe eşit ücret, patronlara değil öğretmene güvence, ücretli köle olmayacağız” sloganları attı. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan TBMM’ye yürümek isteyen eğitimcilerin TBMM Çankaya Kapısı karşısındaki Türkiye Belediyeler Birliği’ne kadar yürümesine izin verildi. Sendika üyeleri ve yöneticileri, burada basın açıklaması yaptı.

    Milli Eğitim Bakanlığı önünde bir araya gelen 6 sendika üyeleri ile yöneticileri, Soma’dan Ankara’ya iş güvenliğindeki eksiklikler ve düşük ücretleri protesto etmek için yürüyüş başlatan ve Ankara’nın girişinde polis ekiplerince engellenen Fernas Madencilik İşçileri için “Fernas işçileri yalnız değildir” sloganı attı.

    Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, şunları söyledi:

    “Bu meslek kanununu eğitimin bileşenlerine sormadan bakanlığın, sarayın koridorlarında hazırlayanlara itirazlarımızı dikkate almayanları buradan protesto ediyoruz. Bu bir meslek onuru mücadelesidir.

    Öğretmenin adı var, fikri ve talepleri yok. Biz bu meslek kanununa geçit vermeyeceğiz. Bir ülkenin gerçek gücü öğretmenine verdiği değer ile ölçülür. Öğretmenlik mesleği, diploması yok sayılan bir meslek haline getirilmelidir. Bu kanun öğretmenleri ‘kursiyer’ seviyesine indirgemekte, fakat onlara memurlardan daha ağır disiplin cezaları uygulanacağını öngörmektedir. Öğretmene ‘gerektiğinde seni akademiden atarım’ diyen bu kanun, iktidarın mülakatla yapamadığını kanun yoluyla gerçekleştirme planıdır. Yani iktidarın kendi memurunu yaratma projesidir.”

    Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak ise şöyle konuştu:

    “Bakanlık eğitim emekçilerinin uyarılarını dikkate almıyor. Bu nedenle eğitim emekçilerinin hiçbir sorununu çözmeyen meslek kanunu karşısında 6 sendika birlikteyiz. Umarız ülkeyi karanlık bir tabloya mahkum etmezler.

    Eğitimde uzun zamandan beri ciddi bir dönüşüm yaşanıyor. 4+4+4 sistemi ile başlayan ve bugün Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile taçlandırılmaya çalışılan çok ciddi bir dönüşüm süreci oldu. Gerici, ırkçı, tarikatlar ve cemaatler ile ortaklaşa yapılan bir yaklaşımla karşı karşıyayız”

  • Ek ders ücretlerine vergi dilimi ayarlaması

    Ek ders ücretlerine vergi dilimi ayarlaması

    Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenlerin ek ders gelirlerindeki vergi dilimini %15’e sabitleyen yeni düzenlemesi, sektörde büyük yankı uyandırdı. Bu düzenlemeyle öğretmenlerin ek ders yapma motivasyonunun artacağı ve öğretmen açığının azalacağı öngörülüyordu. Ancak öğretmen sendikaları ve birçok öğretmen, bu düzenlemenin yeterli olmadığını ve ek ders ücretlerinin hala düşük olduğunu belirtiyor.

    Öğretmenlerin En Az %100 Ek Ders Ücreti Zammı Beklentisi
    Öğretmenler, enflasyonun yükselmesi ve yaşam şartlarının zorlaşması nedeniyle ek ders ücretlerinin yetersiz olduğunu ifade ediyor. Yapılan araştırmalar, öğretmenlerin büyük bir kısmının ek ders yaparak geçimini sağlamaya çalıştığını gösteriyor. Bu nedenle öğretmenler, en az %100 oranında ek ders ücreti zammı talep ediyor.

    Vergi Dilimi Düzenlemesinin Eksiklikleri
    Vergi dilimi düzenlemesinin öğretmenlerin gelirlerinde artış sağladığı bir gerçek. Ancak bu düzenleme, öğretmenlerin temel sorunlarını çözmeye yetmiyor. Öğretmenler, şunları gerekçe göstererek daha yüksek zam talep ediyor:

    Enflasyon: Yüksek enflasyon, öğretmenlerin alım gücünü düşürüyor.
    Yaşam Standartları: Öğretmenlerin yaşam standartları, diğer meslek gruplarına göre daha düşük.
    İş Yükü: Öğretmenlerin iş yükü oldukça fazla. Ek ders yapmak zorunda kalmaları, öğretmenlerin yıpranmasına neden oluyor.
    Mesleki Saygınlık: Öğretmenlerin toplumdaki yeri ve saygınlığı, diğer meslek gruplarına göre daha düşük.

    Öğretmenlerin Talepleri
    Öğretmenler, sadece ek ders ücretlerinde değil, aynı zamanda taban maaşlarında da önemli artışlar bekliyor. Ayrıca, öğretmenlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesi, mesleki gelişimlerine destek olunması ve özlük haklarının güçlendirilmesi de talepleri arasında yer alıyor.

    Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı vergi dilimi düzenlemesi, öğretmenlerin sorunlarına yönelik atılmış önemli bir adım olsa da, yeterli değil. Öğretmenlerin yaşam şartlarını iyileştirmek ve eğitim sisteminin kalitesini artırmak için daha kapsamlı ve etkili çözümler üretilmesi gerekiyor. Öğretmenlerin taleplerinin dikkate alınması ve daha adil bir ücretlendirme sisteminin oluşturulması, eğitim sisteminin geleceği için büyük önem taşıyor.

  • MEB’den okul müdürlerine yeni görev

    MEB’den okul müdürlerine yeni görev

    Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmenlerle ilgili kritik düzenlemeler yapmaya devam ediyor.

    Bakanlık öğretmenlerle ilgili olarak yapılan düzenlemelerde okul müdürlerine önemli görevler veriliyor. Bu kapsamda MEB, 2024-2025 eğitim öğretim yılı için okul müdürlerine önemli bir görev verdi. Buna göre, okulların norm kadrolarının güncellenmesi işlemi, okul müdürlerinin sorumluluğunda gerçekleştirilecek.

    Norm Kadro Nedir ve Neden Önemlidir?
    Norm kadro, bir okulda görev yapması gereken öğretmen sayısını belirleyen bir kavramdır. Öğrenci sayısı, ders saatleri ve diğer faktörler göz önünde bulundurularak belirlenen norm kadrolar, okulların eğitim kalitesini doğrudan etkiler. Dolayısıyla, norm kadroların doğru bir şekilde belirlenmesi ve güncellenmesi büyük önem taşır.

    Okul Müdürlerine Düşen Görevler

    MEB tarafından belirlenen takvime göre, okul müdürleri;

    Bilgi Paylaşımı: Norm kadro güncelleme işlemi için açılan “Norm Kadro Modülü”nde yer alan alan bazındaki ders yükleri, şube sayıları gibi bilgileri öğretmenlere duyurmak,
    Veri Doğruluğu: Norm kadro güncellemesinde veri girişlerinin doğru ve eksiksiz olmasını sağlamak,
    Eksik Belgelerin Tamamlanması: Daha önce yapılan norm kadro güncelleme taleplerinde eksik belge veya diğer sorunlar nedeniyle tamamlanamayan işlemleri tamamlamak gibi önemli görevleri üstlenecekler.

    Neden Norm Kadro Güncellemesi Yapılıyor?
    Norm kadro güncellemesinin temel amacı, okulların ihtiyaçlarına uygun öğretmen sayısının belirlenmesi ve böylece eğitim kalitesinin artırılmasıdır. Bu sayede, öğrenci başına düşen öğretmen sayısı dengelenerek, öğrencilerin daha iyi eğitim alması hedefleniyor.

    Öğretmenlerin Rolü
    Öğretmenler de bu süreçte önemli bir role sahip. Okul müdürlerinin paylaştığı bilgiler doğrultusunda, kendi ders yükleri ve branşlarıyla ilgili bilgileri doğru bir şekilde vermeleri gerekiyor.

    Süreç Nasıl İşleyecek?
    MEB, norm kadro güncellemesi için özel bir modül hazırladı. Okul müdürleri, bu modüle girerek okullarının norm kadro bilgilerini güncelleyecekler. Bu süreç, 30 Eylül 2024 ile 11 Ekim 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

    Norm kadro güncellemeleri, eğitim sisteminin daha verimli çalışması için önemli bir adımdır. Okul müdürlerinin bu süreçteki sorumluluğu büyük önem taşıyor. Doğru ve eksiksiz yapılan güncellemeler sayesinde, öğrenciler daha kaliteli bir eğitim alma imkanı bulacaklar.

  • Ali Mahir Başarır: Mevzuata uyan öğretmenlerimiz değil, onlara ceza kesenler soruşturulmalıdır

    Ali Mahir Başarır: Mevzuata uyan öğretmenlerimiz değil, onlara ceza kesenler soruşturulmalıdır

    CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, Mersin’de iki öğretmene, Diyanet’in okullarda ders vermesini engelledikleri gerekçesiyle Milli Eğitim Bakanlığı tarafından soruşturma açılmasına tepki gösterdi. Başarır, “Öğretmenlerimize açılan bu soruşturma ve akabinde verilen aylıktan kesme cezası kabul edilemez. Burada asıl incelenmesi gereken İlçe ve İl Milli Eğitim Müdürlerinin tutumudur” dedi.

    Mersin’de iki öğretmene, Diyanet’in okullarda ders vermesini engelledikleri gerekçesiyle Milli Eğitim Bakanlığı tarafından soruşturma açılmasına CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır tepki gösterdi.

    Öğretmenlerin mevzuat hükümlerini yerine getirdiği ifade eden CHP’li Başarır şunları söyledi:

    “Diyanet aracılığıyla il ya da ilçe müftülüklerinin vereceği dini eğitimle ilgili, velilerden izin dilekçesi alınması gerektiğine dair öğrencilerini bilgilendirmeleri gereken öğretmenlerimize açılan bu soruşturma ve akabinde verilen aylıktan kesme cezası kabul edilemez. Burada asıl incelenmesi gereken İlçe ve İl Milli Eğitim Müdürlerinin tutumudur. Küçücük çocukları dini istismar ederek kendi kirli siyasetlerine bulaştıran bu müdürlüklere soruşturma açılmalıdır.”

  • Yusuf Tekin: Müfredatımızı minimum yüzde 35 oranında hafiflettik

    Yusuf Tekin: Müfredatımızı minimum yüzde 35 oranında hafiflettik

    Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin yeni eğitim müfredatıyla ilgili konuştu. Eski müfredatın ‘şişkinliğine’ vurgu yapan Tekin, bunun artık hafifletildiğini dile getirdi.

    Adıyaman’da temaslarını sürdüren Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yeni eğitim müfredatındaki değişikliklerle ilgili bilgi verdi. Tekin, 2023-2025 eğitim öğretim yılında 1, 5 ve 9’ncu sınıflarda yeni müfredata başladıklarını, 4 yıl sonra bütün eğitim kademelerinde ve tüm sınıflarda yeni müfredatın hayata geçirileceğini söyledi.

    ‘Çocuğumuz ve öğretmenimizin başarısız oluyor’ eleştirilerini yanıtladı

    Bakan Tekin, şöyle devam etti:

    “Eğitim kazanımlarımızı, müfredatımızı, programlarımızı tamamen beceriye dönüştürdük. Eleştiri olarak söylemiyorum bundan 20-30 sene önce çocuklarımızın tek bilgi kaynağı okul ve ders kitaplarıydı. Bilgiye erişim zordu, o yüzden çocuklarımıza sürekli müfredatın içerisine ‘şu da olsun, bu da olsun, bunu da koyalım’ diye müfredatımız şişti. Ortalama bizimle muadil ülkelerdeki müfredatın 2 katına ülkemizin müfredatı ulaştı. Müfredat 2 katına ulaşınca çocuğumuz ve öğretmenimiz başarısız oluyor. Çünkü kısıtlı zamanda anlatabileceğinin iki katı kadar şey anlatmasını istiyoruz.

    ‘Eğitim sistemimiz, okullarımız başarısız hale geliyor’ diye eleştiri oluyor. Dünyanın diğer ülkelerinde ne öğretiliyorsa biz de çocuklarımıza onu öğretelim deyip yeni müfredat hazırladık. Müfredatımızı hafiflettik minimum yüzde 35 oranında hafifledi, müfredatımızı sadeleştirdik. Hafiflettik diyorum bunu yaparken çıkardığımız bir şey yok. Bu konu bilimsel değildir diye çıkarmıyoruz, şunun için çıkarıyoruz. Bu çocuğa pedagojik olarak bu yaş grubuna bu bilgi uygun değil. Bu bilgiyi gitsin ön lisans, lisans veya başka programlarda alsın. ”

    Tekin, yeni müfredata saygı, merhamet ve millet sevgisi gibi kavramları da yerleştirdiklerini dile getirdi.

  • Deprem bölgesindeki özel okul öğrencilerine eğitim öğretim desteği

    Deprem bölgesindeki özel okul öğrencilerine eğitim öğretim desteği

    Milli Eğitim Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından deprem bölgesindeki öğrencilere eğitim ve öğretim desteği verilmesine ilişkin tebliğ, Resmi Gazete’de yayımlandı.

    2024-2025 eğitim öğretim yılında Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya illeri ile Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki özel okullarda öğrenim gören ve önceki yıllarda eğitim ve öğretim desteği kapsamına alınıp öğretim kademesini tamamlamayan öğrenciler için eğitim ve öğretim desteği verilmesine ilişkin tebliğ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile Resmi Gazete’de yayımlandı.

    Buna göre, okul türüne göre her kademede okulun öğrenim süresini aşmamak üzere 2024-2025 öğretim yılında ilkokul kademesinde 2, 3, 4. sınıftaki öğrenciler için 24 bin 600 TL, ortaokul kademesinde 6, 7, 8. sınıf ile ortaöğretim kademesinde 10, 11, 12. sınıfta öğrenim gören her bir öğrenci için ise 28 bin 800 TL eğitim öğretim desteği verilecek.

  • Öğretmenlere ve memurlara kılık kıyafet yazısı

    Öğretmenlere ve memurlara kılık kıyafet yazısı

    Milli eğitim müdürlükleri, valiliğin öğretmenlerle ve memurlarla ilgili kılık kıyafet yazısını okullara ulaştırdı.

    Memurları ve öğretmenleri ilgilendiren kılık kıyafet konulu resmi yazı okullara ve tüm kurumlara gönderildi.

    Valilikler tarafından yazılan ve kurum müdürlüklerine gönderilen resmi yazılarda, memurların 15.09.2024 tarihinden itibaren kışlık kılık kıyafet uygulamasına geçeceği belirtildi.

    Kaymakamlık tarafından ilçe milli eğitim Müdürlüğü’ne gönderilen resmi yazı şöyle:

  • Uzman öğretmenlik ve başöğretmenlikte yeni düzenleme

    Uzman öğretmenlik ve başöğretmenlikte yeni düzenleme

    Milli Eğitim Bakanlığının uzun süredir üzerinde çalıştığı Öğretmenlik Meslek Kanunu, öğretmenlerin haklarını ve kariyerlerini belirleyen önemli bir düzenleme olarak eğitim camiasının gündeminde. Anayasa Mahkemesi kararının ardından yeniden şekillenen kanun taslağı, öğretmenlerin beklentilerini karşılayacak mı?

    İşte Öğretmenler Sitesi’nin yeni düzenleme hakkında aktardığı detaylar:

    Öğretmenlik mesleği, toplumun geleceği için en önemli mesleklerden biri olarak kabul edilir. Bu nedenle öğretmenlerin çalışma koşulları, hakları ve kariyer gelişimleri büyük önem taşır. Öğretmenlik Meslek Kanunu da bu noktada öğretmenlerin sesini duyurmak ve haklarını güvence altına almak amacıyla hazırlanan bir düzenlemedir.

    ÖMK Neden Önemli?
    Öğretmenlik Meslek Kanunu, öğretmenlerin;

    Kariyer gelişimi: Uzman öğretmenlik gibi statülerle öğretmenlerin mesleki gelişimlerini destekler.
    Çalışma koşulları: Daha iyi çalışma koşullarında görev yapmalarını sağlar.
    Hakların güvence altına alınması: Maaş, izin gibi hakların güvence altına alınmasını sağlar.
    Mesleki yeterliliklerin artırılması: Öğretmenlerin mesleki yeterliliklerini artırmalarına yönelik düzenlemeler içerir.

    Anayasa Mahkemesi Kararı ve Yeniden Düzenleme Süreci
    Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun bazı maddeleri, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi üzerine yeniden düzenleme süreci başlamıştır. Bu süreçte öğretmenlerin haklarının korunması ve güncel ihtiyaçlara cevap verebilecek bir kanun taslağı hazırlanması hedeflenmektedir.

    Uzman Öğretmenlik Statüsü

    Uzman öğretmenlik, öğretmenlerin kariyerlerinde ilerleyebilecekleri önemli bir basamaktır. Bu statüye sahip öğretmenler, daha fazla sorumluluk alarak eğitim sistemine daha etkin katkı sağlarlar. Kanun taslağında uzman öğretmenlik için belirlenen şartlar ve başvuru süreci öğretmenler tarafından yakından takip edilmektedir.

    Kanunun Meclise Sunulması ve Yürürlüğe Girmesi
    Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülerek kabul edildikten sonra yürürlüğe girecektir. Meclisin yeni dönemde bu kanunu öncelikli gündem maddelerinden biri yapması bekleniyor.

    Öğretmenlerin Beklentileri

    Öğretmenler, bu kanun sayesinde;

    • Daha iyi çalışma koşulları: Daha iyi donanımlı okullarda, daha az öğrenciyle daha verimli çalışmak.
      Kariyer gelişimi: Uzman öğretmenlik gibi statülerle kariyerlerinde ilerlemek.
      Saygınlık ve prestij: Toplumda daha saygın bir konuma gelmek.
      Maaş ve sosyal hakların iyileştirilmesi: Daha iyi maaş ve sosyal haklar elde etmek.
      gibi beklentilerde bulunmaktadır.

    Öğretmenlik Meslek Kanunu, öğretmenlerin haklarını güvence altına alarak eğitim sisteminin kalitesini artırmayı hedefleyen önemli bir düzenlemedir. Bu kanunun yasalaşmasıyla birlikte öğretmenlerin motivasyonları artacak, eğitimde daha nitelikli bir hizmet sunulacak ve öğrencilerimiz daha iyi bir eğitim alacaktır.